0
Yorum
4
Beğeni
0,0
Puan
1048
Okunma
OZAN
belki zamanla bir türkü olur
düşmezsin dillerden
fakat adın unutulur,
çağlar su gibi akar
uçup gitse de ruhun
ateşiyle yeni ruhlar yakar;
aşk ölümsüzdür
çünkü o yürek sesi
gönülde gül ile bülbülün
ahı ile vahı,
beher yürek Tanrının
ebediyyen ikâmetgâhı,
zârı var, mezarı yok ozanın
türküler onun istirahatgâhı,
bir ay doğar geceden
beni hatırla,
bir ceylan iner yüceden
beni hatırla,
bir kar yağar inceden
beni hatırla,
yürek sesi çağlar ötesinden
Karacaoğlan’dan Dadal’dan
Pir Sultan’dan Yunus’tan,
adı unutulsa da ozanın
türküler çıkmaz ustan
gönüle girip, aşk ile yazanın...
aşk, göz ile gönül tokluğu
aşk, gülün yokluğu
aşk, külün çokluğudur!
Şaban AKTAŞ
01.11.2016
ACIMASIZ GÜZEL
Anlamadım ki bu nasıl aşk;
Beni gecelerde uykusuz
Susuz ve aç bıraktın,
Çekinmez misin ah ile vahtan
Hiç mi merhametin yok senin
Kurudu mu vicdanın
Bu kadar mı gaddar
Acımasız güzel olur insan;
Korkmaz mısın Allah’tan?!
Bir dudaktan, bir yanaktan
Öpseydim doya doya,
Bir büyük nar gibi dilimleyip
Koysalar seni önüme sabahtan
Nar tanesi nur tanesi
Güzellerin bir tanesi
Aşkların en şahanesi
Silip süpürseydim seni tabaktan!
Yok yok, niyet etmiş bu aşk
İllâ ki beni yakacak
Kesin kararlı;
Ne yana baksam ay yüzün
Buğul buğul dudağın
Ayna gibi, yaklastıkça ben
Buharlı karşıma çıkacak,
Gül dikeniyle harlı gönlümde hüzün
Sevdamın seli beni yıkacak...
Şaban AKTAŞ
01.11.2016
YARIM ADAMLAR!
Her şeyimiz yarım
İşimiz yarım
Düşümüz yarım
Böyle düzenin
Altını üste getirir
Düzeni soyar(?)
Altından girer
Üstünden çıkar
Oylum oylum
Düzenleri oyarım!
Şaban Aktaş
TÜKRÜK YAĞMURU
tüm nefretim ve öfkemle
tükürmek isterdim bu sabah
suratına tüm hırsızların;
kopsun içimden bir fırtına
esip gitsin buradan
istikamet Ankara;
çünkü söz tükendi artık!
Şaban AKTAŞ
01.11.2016
BEKLENEN YAĞMUR
Beklenen yağmur başladı
Bir saattir yağıyor
Özlemiştik çoktandır
Susuzluktan
Kurumaya yüz tutan
Otlar, ağaçlar gibi.
Ağır ağır yağsa da
Doyurucu bir yağmur bu;
Şıpırdaşan damlaların
Sesinden anlıyorum
Daha pencereyi açmadan
Toprak kokusu sardı odayı.
’Yağmurun sesi
Aşka davet etse"de
Eski şarkılar yok
Kırıldı taş plâklar
Ben de seni özledim sevgili
Aşkı yalnızca hüzün paklar.
Yağ bu gece gönlümce
Ben kendi şarkımı
Kendim çalar söylerim
Sen kınalı bir bulut olursun
Ben aşkla dokunurum
Kumral saçlarınla
Kınalı parmak uçlarına
Yaralı bir umut yağmur olur
Düşersin avuçlarıma...
Şaban AKTAŞ
31.10.2016