SON GÜL BU
Son Gül Bu
Son gül bu içimden sana sunduğum Dilsiz, suçsuz, dikensiz... Niceydi sustuğum Gönlü bülbülün son şakıyışı bu dudaklarımda Seyr-ü seferin sonudur bu ufuklar, bu bulutlar Tepelerinde karanfiller, eteklerinde kır çiçekleri; Kocaman bir dağ; ve Sahici bir uçurum. Sen... ben... ve kavrulan enginler. Oysa bir zaman Yağı bitmez kandil kandil semanındı yıldızlar Apaydınlık Kocaman bir gökyüzü; hem gece Sen...ben... Ve çıktığımız seyr-ü sefer. Peki niçin çektik onca acıyı? Hüzün bir kumardı, kaybettik sonbahardı Neyimiz kaldı; Bize ait olan? Biz tam alışmaya başladık; Yaşamaktan keyif almaya başlamıştık Ölümü unutmuştuk tam! Söyle kim kime doydu? Yoksa bilmiyor muydun cennet gözlüm Ben seni doymamacasına sevdim. Doymamacasına. Seyr-ü seferin sonudur bu ufuklar, bu bulutlar. Yanımdaydın bir zaman Sanki kokladığım bütün çiçekler Tenin kokuyordu. Oysa Ölümü ilk ben kokladım avuçlarından Sen yeni doğmuştun. O zamanlar bu tatlı uykular Sıcacık sarıvermezdi gülüm; Gülüm! Kocaman rengarenk bir düş; Sen....ben...Ve yine Sen. Son gül bu içimden Sana sunduğum. |
Yanımdaydın bir zaman
Sanki kokladığım bütün çiçekler
Tenin kokuyordu.
Oysa
Ölümü ilk ben kokladım avuçlarından
Sen yeni doğmuştun.
O zamanlar bu tatlı uykular
Sıcacık sarıvermezdi gülüm;
Gülüm!
Kocaman rengarenk bir düş;
Sen....ben...Ve yine
Sen.
Son gül bu içimden
Sana sunduğum. Tebrik ederim.