BİR YÜRÜYÜŞ GECESİ
BİR YÜRÜYÜŞ GECESİ
Yağmurun suları, içinde koca bir çukur oluşturmuştu.. Ve adamın ıslanmasını, hiç umursamıyor gece.. Bu bir ekim cumartesi sabahı, diğer sabahlardan farklı olmalıydı.. Nefesimi tuttum, ve ne olacağını, ne söyleyeceğini, merakla beklerim sabahı.. Ay ışığının, maviye boyandığı gökyüzü, sonsuz bir boşluğu dolduruyordu.. Kafamızın içinde, yıldızlar şekiller değiştiyordu, ve yer yüzü, çok karanlık.. Bir adamın çığlıkları, bu gece kendimize gelmeye yetiyordu.. Adamın elinde bir kaç şişe, uzun bir yol yürümüştük, bu çığlıklar arasında.. Mevsimlerden sonbahar, hava soğuk, yağmur bastırdı ıslandık, sonra hafif hafif esen bir rüzgâr.. Fakat dönüşü yok içimizdeki yağmurun, ve bu gece, bir fısıltıya dönüştürecek konuşmalarımızı.. İsmail KARABELEN_30.09.2016_23:50 |