DÖKÜLÜR PENCEREMDEN AY IŞIĞI
Dökülür penceremden ay ışığı
Geceye göz kırparak uzaktan Denizin mavi derinliklerine, Yitik sevdalar buharlaşıyor Dağların siluetlerinden, hiç bir iz bırakmadan. Hicrana yazılmış sevda güfteleri yükseliyor. Sahildeki, ahşap tabureli otantik kahveden, Ayaklarını yerden kesiyor insanın Kanatlandırıp gezdiriyor, bulutlar arasında Islatıyor yanaklarını, Sevdalılardan süzülen gözyaşlarının damlaları Eritiyor vücudunun her zerresini Şebnem yapıp savuruyor Goncanın hasretle bekleyen yaprağına Ve hala Dökülür penceremden ay ışığı, Bu gidişlerin dönüşü yok Zira rötarı olmaz zaman çarkının, Kâinat kitabının mürekkebini kullanandır, Dünyayı da ayakta tutan Onsuz her şey harabe viran Sarar kalpleri Feryad-ı figan O ceylan bakışlı sevda O söylenmeyi bekleyen dua yar dudağında, O açmayı bekleyen tomurcuk gül dalında. O sürülmeyi bekleyen sefa Cennet bağında. O ceylan bakışlı sevda. Yürekleri yakan sevda Ürkek çekingen bakışlı sevda |