babam<3
Babam<3
Kağıdı aldım elime ama ne yazacağımı bilemedim. Hangisinden başlasam? Ona karşı içimde milyonlarca biriktirdiğim şey var. Yüzüne karşı söyleyemediğim güzel cümlelerim var. Yaşadığımız bir kaç şeyle başlamak istiyorum yazıma. *Babam ben 5-6 yaşlarındayken Sakarya’da çalışıyormuş. Haliyle çok özlemişim onu. 15 gün sonra geldiğinde onu görünce dilim tutulmuş. Hani kızlar sevgililerini ya da sevdiklerini görünce dilleri tutulur heyecan yaparlar ya ; ben hep babamı görünce heyecanlandım. Çünkü o benim hayatımdaki tek aşkım. * Tam hatırlamıyorum ama sanırım ikinci sınıftaydım. Tiyatro vardı. Sahnede büyüklere özenip süslü püslü olup şımarık bir kızı oynamıştım. O sahnede tek başıma onlarca velinin karşısında oynuyordum. Bir yandan gözlerim babamı arıyordu. Gelmedi diye düşünmüştüm. Ama en arkaya baktığımda bir köşeden beni izlediğini farkettim :). Oyun bitince koridorda ona koşuşumu hatırlıyorum hayal meyal. Ne mutluluktu ama. - İşte ben tek onun kollarına atlarım. * Biraz daha bugünlere gelelim şimdi. Babam şu ana kadar hiç kırıcı laf kullanmadı bana. ’salak’ bile dememiştir şu güne kadar. Babam bana hiç el kaldırmamıştır. Sadece cimciklemiştir :) . Babamla hep mutlu oldum çünkü o bir tanedir. Aramızdaki ilişki hep farklı oldu. *Ortaokulun sonlarına kadar çok çalışkan bir öğrenciydim. Ailemizdeki birkaç lüzumsuz insan çocuklarına beni örnek gösterirdi. Ortaokulun sonları zaten her ergenin olduğu gibi benimde özenti yıllarımdı. Babam ağzını açıp bir şey demedi bana. Böyle saçma hareketler yapıyorum diye bağırmadı bana. *Anadolu Lisesi kazanamadım. Biliyorum, çok üzüldü. Ama bana bağırmadı, kızmadı ya da bazıları gibi sınavdan düşük aldım diye beni dövmedi ! Hep içine attı kendi içinde üzüldü. ~ Ona sayfalarca yazı yazabilirim. Ama yetmez. Ona deliler gibi aşığım. Kalbimde kocamaaan bir yeri var. *Babam şu yaşına kadar hep ailesini, hep sülalesini düşündü. Hep herkes mutlu olsun diye kendinden vazgeçti. Ama kimseden hakettiği değeri alamadı. - Alamayacakta. Herkese yardımı olan herkesi düşünen adamı en zor yılında 2005 yılında kardeşimin hasta doğduğu yılda kimse aramadı. O kadar iyiliği dokunduğu insanlardan biri bile aramadı. Çünkü herkes kendini düşünüyordu. Korktular aramaktan babam yardım ister diye. İşte sülalemdeki insanları bu yüzden sevmiyorum. En zor zamanımızda babama hiç yardım etmedikleri ve hep kendilerini düşündükleri için. Babamın iyi niyetlerini hep kötüye kullandıkları için... Buna ve daha birçok şeye rağmen BABAM yine de laf dedirtmez onlara. Çünkü babam kalbinde kin ve nefret taşıyan bir insan değil. ~Burda kendimi araya sokmak istiyorum. Bir türlü bunları anlatamadığım sülaleme tekrar söylüyorum. * Sülalemdeki çoğu kişiyi işte bu yüzden sevmiyorum. Çünkü bizim en zor, en üzgün, en kötü zamanlarımızda babamı haıtrladıkça kahroluyorum. Ve onlara karşı nefretim daha da büyüyor. Ben birine karşı kin beslersem ömür boyu sürer. Yıllardır anlatmak istediğim bu. Benim babamı kimse üzemez. Çünkü o üzülmeyi haketmiyor. Şu ana kadar hayatını yaşamadı. 49 yaşında. Ve bir gününü bile kendi için yaşamadı. Bütün hayatını feda etti. Ama ben babamın kıymetini biliyorum. O benim her şeyim. Onu kimsenin üzmesine izin veremem. ~Babam yaşamayı hakediyor . Çünkü o kimsenin canını yakmadı. ~Babam yaşamayı hakediyor. Çünkü o kimsenin kalbini kırmadı. -O, karısına küfretmedi. -O, çocuklarını dövmedi. -O, yeğenlerine hiç hakaret etmedi. -O, kimseyi ayırt etmeden sevdi. -O,hep saygılıydı. -O, hep baba. -O, hep dayı. -O, hep amca. -O, hep iyi oldu. ~O en başta insandı . Onunda duyguları vardı ve bir o kadarda hakettikleri... Ama hakettiklerini bulamadı. Ve şimdi elimden geldiğince hakettikleriyle yanında olacağım. ÇÜNKÜ BEN ONU SEVİYORUM. ÇÜNKÜ O ADAM GİBİ ADAM ! YAZAN MİRAÇ BİRBEN |