GÖNÜL
GÖNÜL
Gönül göndereyim seni Kelkit’e Bir zaman orada kalda gel gönül Tek tek büyükleri git ziyarete Öleni yiteni bilde gel gönül Gez dolaş koruğu bükü kıranı Sor soruştur bütün dostu yareni Unutma sakın hal hatır soranı Herkese bir selam salda gel gönül Bak eski adetler daha kalmış mı Tarlalara yemlik kahmut dolmuş mu Bahçelerde elma armut olmuş mu Utanma sakın ha çalda gel gönül Düzgünce herşeyi koy sırasına Garibanın merhem ol yarasına Bir git İki suyun da arasına Eğer varsa göle dalda gel gönül Sakin Hiç bir şeyi atma yabana Gördüklerini koy akıl torbana Zaten şûrada ne kaldı kurbana Bayram namazını kılda gel gönül Nerde kaldın deyip hiç kızmam haşa Var sen git gönlünce bir güzel yaşa Akşam üzeri çık bakacak taşa İçin dışın Kelkit dolda gel gönül Ekinler sararıp çıkınca tırpan Artık başlamıştır demek ki harman Çalışmak işine gelmediği an Kaçmanın yolunu bulda gel gönül Murat meral Dost kalem Bitmeyen firaklar kırdı kolumu İçimde tütenler tıktı solumu Gözlerim doludur görmez yolumu Gürbetin sılaya özlemi bitmez...Ayfer aksoy Bilmez misin seni severim candan Kalbe mekan kurdun, ayrılmaz yandan Vazgeçerim inan, bu lüks bu şandan Aşk için sözünde, durda gel gönül ..... Sahrayeli |