Bir Garip Vaziyet
Yorgun bir ömrün şafağındayız
Yedisi de yetmişi de hâlinden muzdarip En güzel yanı nedir deseler ömrün Bitmesi Bitiyorken bizi de tüketmesi Çünkü bitmeyen şey geri geliyor İntikam alırcasına Hani kâinat muazzam heybetli Ve ezdiğini dahi anlamaz ya bizi İşte öylesine ezercesine Şu ıslah olmaz nefse bir set gerek Setlerin en güzeli Ondan olsa gerek Celladın canımıza okuyuştaki güzelliği Kıssassa kıssas misali Söndürdüğümüz canlar niyetine Üzerine can suyunu kestiğimiz Ümitvar gözbebekleri yerine Geçmişe özlem bir çare mi ki ? Neyin özlemi bu ? Ne kıymet bilmenin ne vefanın sancısı Âleme sahip olamayışın acısı Gelecek zaten elde değil Şu an bile, ıslak eldeki sabun gibi Tutamadın mı kayıp gidiyor Su fâni sözler gönülden mürekkebe yansırken Gitti şimdi, gözlerin içine baka baka Keşkelerin kuşattığı yürekleri yaka yaka Ne var elimizde zamandan arta kalan Neyin kıymetini idrak etmekteyiz Kaybettiğimizde anlıyoruz En çok istediklerimizi Çöle çevirdik bir bir vahalarımızı Suya da hayata da hasret kaldık Gün tükenmede, karanlığın saltanatı başlarken Bir umutla varıyoruz akşama Çöl yine de kalbinde bir kuyu saklıyordur Yoksa nasıl tahammül edebilirdik Bu acayip döngüdeki yorgun hayata |