bER
diasporiko, diasporiko
oh la laa! sürgününüz nasıl geçti efendim? .. bölünük bütünüm. tam yedi kıta. her birisinde fırtına ve kızılca.. ananas bahçelerim, hurmalıklar, kahve çekirdekleri ve asmalar sökündü.. yine geviş getiriyor ruhumda anılar, bir o kadar da tazelerini aşeriyor bedenim. ben ne dedim, ne demedeyim? sürgünüm, efendim. sürünüyorum adeta. Hacer’ce yanmak yahut Adem’ce kavrulmak emelim. savrulmak ve eşsiz bulantı, emir komuta zincirinden minik bir hediye. Tutankamon’un Laneti, Saint Pierre Kilisesi, cam kafesli yedi meşale örgüsü.. tatlılar, yergiler, döngüler.. müsadenizle efendim, müsadenizle; bugün gün erken bitmeli. |
ne diyeyim bütün kalmak dileğiyle