HOŞÇAKAL İSTANBULGidiyorum gayrı,sana kalmadım, Neyin eğler daha,neyin İstanbul? Geldim geleli bir murat almadım, Zehir oldu havan,suyun İstanbul. Kaderimiz aynı yazılmış dedim, Kabrimiz yan yana kazılmış dedim, Sen değil,insanlar bozulmuş dedim, Anladım aynıymış huyun İstanbul. Kar boran olsam da sana yağmadım, Şükürler olsun ki burda doğmadım, Herkesler sığdı da ben mi sığmadım? Giderim,eksilsin,sayın İstanbul. Ben büyüğüm deyip göğe uçarsın, Namussuzu korur kucak açarsın, Beni alır,yerden yere saçarsın, Toprak olsun posun,boyun İstanbul. Ne bahar yaşattın nede bir güzü, Nere gitsem yokuş eyledin düzü, Garibanım diye çevirdin yüzü, Sana kalsın beyin,dayın İstanbul. Anadoluyum ben,temiz özüm var, Çok haram yerine,helal azım var, Sılaya dönmeden bir çift sözüm var, Dilerim kurusun,soyun İstanbul. Feryadım sana bir Bayram sabahı, Duymadın ne sitem ne de bir âhı, Kurulmaz seninle gönül dergahı, Her bir yanın tuzak,oyun İstanbul... Erdal SARIGÖZ 05-Temmuz-2016 İSTANBUL |