GULYÜZLÜM'ÜN VEFATI (94)Şiirin hikayesini görmek için tıklayın 27/06/2016 da saat 03.10 da vefat etmişti eşim.
Vefatı ıile ilgili o gün yazdığım bir şiirdir. GÜLYÜZLÜM’ÜN VEFATI (94) İki bin on altı haziran ayı. Yirmi yedisiydi gün pazartesi. Kaybettim eşimi saat üç-onda. O benim kalbimin hep bir tanesi. Saat iki-elli birden irkildim. Bu irkiliş ile bir de silkindim. Oturduğum yerden hızla kalkarak. Acil kapısından içeri girdim. Dediler, doktoru seni aradı. Acildir onunla görüşmen gerek. Aklıma gelmişti gözüm karardı. Dedim, işte kötü haber gelecek. Ona bakan doktor geldi yanıma. Dedi, hastan öldü başın sağ olsun. Çok acı bir ateş düştü canıma. İçimden bağırdım, dünya kahrolsun. Gülyüzlüm’ü gördüm sararmış solmuş. Ağrısı sızısı onu terk etmiş. Vefat edeli de on dakka olmuş. Hayatın bitişi meğer böyleymiş. Sanki rahatlamış mutlu gibiydi. Bir huzura ermiş gülümser yüzü. Onur abidesi kutlu gibiydi. Mutluluk doluydu iyimser yüzü. Tüm benliğimi de acısı sardı. Hep bu acılarda buldum inancı. Gül yüzünde tatlı bir gülüş vardı. Beni acıtandı hüzün ve sancı. İnsan bazen yitirirmiş inancı. Bir an için düştüm büyük boşluğa. Dünya büyük handı bende bir hancı. Baktım ki, karanlık girdim loşluğa. Öyle bir acı ki, katlanmak ne zor. İçindeki yangın bitmez sanırsın. Sanki beş duyular yanıyor bir kor. Bu gerçeği işte böyle tanırsın. Ben Yitik İlhan’ın hali sorulmaz. Sevenin sevgisi hiç de silinmez. Zayi Ozan ne der asla bilinmez. Deniyor ki, ölen ile ölünmez. İlhan ATEŞ (Zayi Ozan) Ankara, 27/06/2016 Pazartesi Sabahı Yayın : 04/07/2016 Pazartesi www.edebiyatdefteri.com/siir/1033296/ Şiirin Hikayesi : 27/06/2016 da saat 03.10 da vefat etmişti eşim. Vefatı ile ilgili o gün yazdığım bir şiirdir. |