1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
624
Okunma
Şüphe diyordu büyük bilge
Şüphe: Eğer yoksa zihninde
İnanmak haram haram sana
Şüphe olmadan, sorgulamadan
İnandım deme sakın ha.
Bilirim ey ulu bilge kişi
Yaşanmışlıklarınla birlikte öğüt verirsin
Ben neyim?
Nereden geldim?
Nereye giderim?
Bu sorularla büyüdüm, büyüdüm.
O kadar ki;
İçimden kainaat kadar ben var
Elhamdülillah diyerek,
Rabbimden geldim
Rabbime gidiyorum.
Oku,
Diye başlıyor ya
Allah’ın insana ikramı vahiy;
Oku,
Düşün demenin bir anlamı.
Bir adım değil sade bu
Okumak dokunmak inanca.
Okunduğun kadar
Dokuyor insanı hak
Değilse insanım demeye hakkımız yok.
Ne güzel söylenmiş bir yaprak, bir ağaç
Nasıl durur kıyamda dimdik
Tesbih ederken Rabbini
Oku diyor kendi diliyle insana
İnsan insan oluyor okudukça Rabbi Adına/Adıyla.
Çok dalgalandı bu gönül çok fırtınlar geçti
Bir zaman öyle duruldu ki sanki taş, taştı.
Akmayan su kirlenir, yürüyen yol alır ya
Bu zaman öyle ağır bıraktı
Nerdeyse dağ kadar yerinden kımıldamazdı.
İrkildim
Şüpheler büyüttüm
Her şeye
Sormak adına
İnceden elemek
Ne varsa benim diyenlere inat
Sorguladım herbirini
Döküldü tüm ferleri, o şişkin gövdesi
Yuvarlandı, bağlandığım atalet.
Şimdi,
Özgürüm
Bir kuş kadar
Sorduğum sorulara cevap alıyorum elhamdülillah
Binlerce kere şükrederek
Kovulmuş şeytandan Allah’a sığınıp
Okuyorum vahyi yüz kere bin kere yeniden
Hiçbir puta değer vermeden
Şahdamarımdan daha yakın bilerek Rabbimi
Yöneliyorum tevbeler olsun Rabbim
Beni bana, bizi bize bırakmadın
Her an bizimle
Bizimlesin
Elhamdülillah
Elhamdülilah
...
(Haziran 2016)
5.0
100% (1)