ŞİİRLER
Mânâ yokuşlarında harfbeharf yorulduğum!
Öznesinde kendimi bulduğum şiirler var. Bazen, tenhalarında ansızın vurulduğum Sükûtun feryadına dolduğum şiirler var. Sevginin her tonundan hasret ile sökülüp Sevdanın tezgâhında çilelerle bükülüp Aşkın gözyaşlarıyla mısralara dökülüp Hisleri sel misali saldığım şiirler var. Kimi vakit ağlayıp kimi vakit güldüğüm Kimi vakit yaşarken kimi vakit öldüğüm Kimi vakit dizeye kederle gömüldüğüm Sayfalarla sararıp solduğum şiirler var. Kimisini okurken bir hevesle bir hazla Kimisinde gezindim diğerinden bir fazla Kimisine gönlümden eşlik eden bir sazla Hudutsuz hülyalara daldığım şiirler var. Öyle bir işlemiş ki içime için için… Şimdi bana sormayın hangileri ve niçin? Belki de kaybettikçe kendimi bulmak için Dönüp dolaşıp tekrar geldiğim şiirler var. Bir duygu ki tarifsiz anbean çalkalanan Bir derya ki rüzgârsız derinden dalgalanan Şirin… Aslı… Leyla’nın bendinde halkalanan Ferhat… Kerem… Mecnun’u olduğum şiirler var. Duyarım çobanları kavalı yanık yanık Türküler efkârlanır, içim darmadağınık İnan ki, hiçliğime bütün varlıklar tanık Garip, şaşkın, çaresiz kaldığım şiirler var. Bulutların üstüme üşüştüğü anlarda Alemin tehlikeye düştüğü zamanlarda Toprağın kan kan diye tozduğu destanlarda Çekip kından kılıcı çaldığım şiirler var! Sanki tüm ozanların gönlümledir hesabı Kıtalarla, satırla banadır her hitabı Şu öksüz hecelerin benim tek muhatabı Deyip cidden üstüme aldığım şiirler var. Öyle anlar olur ki dile zincir vurulmaz Taşa dönen kelamın önünde hiç durulmaz Ve kalem katledilir… Zerre hesap sorulmaz Ki, saçımı başımı yolduğum şairler var! 18 01 2016 09.28 Salih ERDEM |
Güzel, Kutlarım.
Beğendim.
…………………. Saygı ve Selamlar…