GÜL DİYE
Bahar ile birlikte, buram buram aşk kokan
Şiirler yazdım sana, okuyup ta gül diye Sevda değdiyse eğer, delirmelidir o kan İsmin aşkın şalında, sevdiğimi bil diye Mayısta güleceğim, diyordun ya nisanda Perçinle şu aşkımı, bâde içeyim sun da Berceste, şah dizede, adın geçtiği anda Ben seninle mutluyum, sen de mutlu ol diye Seven bütün insanlar, unutmalı firağı Aşktan yanmakta amaç, görülmeyen çerağı Huzur mutluluk sarsın, sevdalanmış yüreği Haykırsın sevdiğini, her sevdalı dil diye Ocak, Şubat, Mart, Nisan, günlerini saydım ya Sen bir güneş olmuştun, hani ben de ay’dım ya Gittik kır kahvesinde, omuzuna koydum ya Bana soruyormuşsun, nerde benim, şal diye Gönül bahçelerinde, kulaklarım çınlarken Gecenin bir vaktinde, şarkıları dinlerken Bu şarkı benim olsun, sonra ki senin derken Sormana gerek var mı, açalım mı fal diye Seviyorsa bir yürek, sevdayı kuşanmalı Özgür kalmalı duygu, zincirden boşanmalı Dünler, dünde kalmalı, bu günler yaşanmalı Görmesen de bilirsin, bu nasıl bir hâl diye Öyle tatlı ve hoş ki, hani biraz da, semra Tüm sevgi sözcükleri, benim için müberra Lüzumsuz usanmadan, bunca şiirden sonra Vermeli bir öpücük, bergüzarım al diye Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ ETEK YAZILARI FİRAK: Ayrılık, ayrılış ÇERAĞ: 1. Mum, kandil, lamba vb. ışık veren araç, çırağ. 2. Işık, çırağ. SEMRA: Esmer MÜBERRA: Temize çıkmış, aklanmış |
Şiirler yazdım sana, okuyup ta gül diye
Sevda değdiyse eğer, delirmelidir o kan
İsmin aşkın şalında, sevdiğimi bil diye...
çok güzeldi, selam ve saygı bıraktım...