gözlerin bir üretimin sancısı doğumun doğusunu andıran ve acıların ertesidir batısı ve tekrar gözlerin olur ölümü andıran sancısı doğumun ellerine varamadan kesilir birer birer hayatla arandaki boğumun sert bakıyor şimdi doğa ayağa kalktı kim kızdırdı ki
II
ellerin bir anneden çıkmış olmalı bu sıcaklık yerin kaç kat altında var oluyor sen yedi kat bir hamura dolandın ve sıcaklığın kadar bu kaç sessizlik derecesinde yandın ellerin bu kadar sıcak bu kış gününde bile ve senin kutsallığı kadar kalbinin senden çıkan sana tekrar doğacak belki yarın belki yarından da sıcak ellerin diyorum Brüka uğruna kaç karanfil yanacak
III
bacaklarının bahsine girmeyeceğim o kadar uzun uzadıya bir kara parçası içinde büyük savaşlar anneler,babalar,kızlar,oğlanlar ve bir sokak satıcında kalan minik eller,minik duygular anne var mı bozuk paran ya da kalan cebinde yıprananlar uzun uzadıya bir çırpınış işte yalanı olmayan tek yalancılar
IV
iki nehrin bir denizde buluşup aklına girdiği nokta bütün nefes alışların geçer soluğunun durağı son ince ince yemekler kalın bir koku geriye kalan aldığın son nefeste ve elime bulaşan o narin doku
V
soyut bir çizgi somut olan içinde inanmam lazım görmem için bir kırgın bir argın akşam üstleri de yorgun ağırlığı çeyrek kilo boyutları on santimi geçmez sağ kulakçık,sağ karıncık senin içinde benim gibi karmakarışık ve kalp yorgunuyuz ikimizde sevsek de sevmesek de bedenlerimiz birbirine alışık
İzmir/Türkiye/Dünya/Güneş Sistemi/Samanyolu Galaksisi/Evren/Bedenin ve geleceğim en son yer yine yanındır senin
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
'mahşere sen' şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
'mahşere sen' şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Bazen insanın duyguları öylesine hassastır ki,öylesine naif.. Birileri hiç zorlanmadan ufak bir darbeyle parçalayıp moleküllerine ayırabilir.. Soruların içinde hapsolur..Kuşların kanatlarına asarsın sorularını ve soruların İstanbul'un eteklerine konar senden habersiz.. Zaman,çoktan alıp başını gider.. Bazen,berbat bir oyunun her hangi bir sahnesini oynuyor gibiyiz.. Bazen,yeryüzünde gökyüzü sessizliğidir söyleyeceklerin.. Bazaen de,kaçmak istersin,sığdıramazsın bavuluna dik yokuşları.. Oysa ne uzun yanılgılar sığdırıyoruz hayatın bireysel kısımına.. -Şiirin sonunda reerkarne oluyor okur-Sevgiler..
Kalemin susmasın
__________________________Selamlar