5
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
1884
Okunma
Kırılır billurdan kasesi ,mahrem uğultuların
Kuğuların yakıldığı yerdeyim ,ellerim is
Çekemem yükünü ,hortlak kuruntuların
Fikrim Yusuflar yurdunda hapis
İçimde öyle parlak, öyle mavi bir his
Yarına dair,yalçın kayalıklardan
Beklentisiz akan çağlayanlar kadar gümrah
Bu böyle kalmamalı, gözde yaş , ruhta akis
Fevzaların yıkımından geriye ,belki bir ah
Nerdesin, bir okul bahçesinde düşlenen sabah...
Benimkisi zelzele sonrası ,enkaz endişesi
Serseri yıldırımların yaktığı ocakların dumanı
Muttasıl ağlamada yurdumun her köşesi
Aynı ağıtlar , ayrı lehçeler
Durdurmak mı zamanı
Ne farkeder,
Cemre muştusuyla fısıldaşırken bahçeler
Vakt-i merhun , yani kader...
Neylerin keder...
Ağaçlar altında , yalnız bir verandada
Kuşların hüznümü paylaştığı vaki
Kuşlar, muttasıl zikr-i Rahman’da
Zeminini öpeyim toprak,
Ne ihtilallere şahit, kansız
Yüreklerde başlayıp, gözlerde biten
Muhteşem ihtilaller, müstesna bir zamanda
Bitmiyor şiir , ben bitiyorum
İhtilaller bahçesinde kendimden yitiyorum
Ben şiiri şairinden tanırım
Bir de yaş damlayan dizelerinden
Yüreğime..
Okul bahçesinde zarif bir ihtilal ihtimalini
Toprağın kalbine gömüp
Gidiyorum
5.0
100% (7)