Acı ve gerçeklerle dolu gerçek bir yaşam hikayesi. Anadolu insanının
büyük bir bölümü genel de benzer yaşamlardan gelmektedir. Bizlerde
şiirde anlatıldığı kadar olmasada, üç aşağı beş yukarı ayni kaderlerde
yaşadık. Sanıyorum güzel ülkemiz insanlarının çok büyük bir bölümü
bu güzel duygulu şiirde kendinden yaşam bulabilir.
Sayın Murat kardeş, seni gerçekten yürekten kutluyorum. Bizleri ve
milyonları bu yaşamı yeniden şiirle yaşatma ve yaşama şansını verdiğin için.
Duygu dolu yüreğin ve sevgi dolu gönlün hep çağlasın.
Nehirler ve de şelaleler gibi.

Sevgi ve selamlarımı yolluyorum. Allaha emanet olasın.

Aaaah Kardeşim aaaahh.
O kadar güzel anlatıyorsun ki yaşanmış olayları.Şiire girdim şöyle bir gezindim dedim ki bu Murat kardeşim de aynı ben gibi. Yalnız onlar altı kişi biz dokuz. Düşünsene ,(şiirde düşünmüşsün de) bizde Dokuz kişi aynı oda içerisinde yer yataklarında bazı üstümüz kapalı bazı açık... Aynı tabaktan On bir tane kaşık girip çıkıyor. Hele hele dışarıdan ekmek alınıyorsa yandın.Günde yirmi ekmek yetermi?

Yahu kardeşim bu kadar da hüzünlü yazacak ne vardı be yahu!!!
Bak beni de sulu göz okuttun Eserini.
Yüreğine sağlık Murat'ım!!!
Allah u Teala o günleri hiç kimseye yaşatmasın inşallah.
Hamdü senalar olsun Yaratana ki şimdi yemek beğenmeyenlerimiz o zamanlarda ne yaparlarmış.
Şükürler olsun yediğimiz önümüzde yemediklerimiz arkamızda.
Çok dertlendirdin kardeşim.
Selam ve dualarımla.