0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
538
Okunma
Bugün bir dost sual etti hâlimden
Sanki yaşar iken öldüm demedim
Tutuşsa da bağrım yansa da canım
Nar-ı cehennemde kaldım demedim
Anlatsam anlamaz benim derdimi
Ne kadar vasfetsem bilmez virdimi
Çakır diken sardı gönül yurdumu
Gonca güller gibi soldum demedim
Sevdamı söylesem deli demez mi
Cahilce konuşup ömrüm yemez mi
Aşıklar kan ile gözün yumaz mı
Ağlayıp saçımı yoldum demedim
Nerden bilir figanımı sızımı
Demedim ki yele verdim yazımı
Çark-ı devran kırdı benim dizimi
Öylece kuruyup kaldım demedim
Bilmezler anlamaz aşk-ı sevdadan
Bir mesel umarlar fakir gedadan
O bir nimettir ki gani Hüda’dan
Ben de nasibimi aldım demedim
Bir güzeli sevdim yaktı canımı
Pareledi beni döktü kanımı
Bir karanlık sardı dört bir yanımı
Tığ teber perişan oldum demedim
Dışım soğuk içim yandı tutuştu
Bağ-ı gülşenimde baykuş ötüştü
Didem yaşı al kanlara katıştı
Bir derin ummana daldım demedim
Aşık olan anlar sözümü benim
Yad güzeller almaz gözümü benim
Kara toprak örter yüzümü benim
Bu acı gerçeği bildim demedim
Kırıldı kollarım omuzdan öte
Bir tabip bulmadım carıma yete
Emrah bu yarayla ömür mü bite
Ağlanır hâlime güldüm demedim
18 Mart 2016 Cuma
5.0
100% (1)