HIRPALANAN RUHbeceriksizlikten hüküm giydirdik , kendimize sonunda... en doğal hakkımızdı mutluluk; alamadık hayatın eline vurarak. bir robot gibi kendimizi uyarladık başkalarının sözlerine davranışlarına, elemler bir abajur olup ışığımızın etrafını gölgelediler o ince perdeyi aralayamadık... çürüdü o perde salkım saçak döküldü ... onlar onlarmış ; bizde bizmişiz gördük hakikati... bitti gitti yaşanan , ömür olursa yaşanacak çok şeyler var büyük bir şehrin gürültüsü bizi yutmadan değerleri değmez eller tartmadan acı anılar adım adım takip etmeden . artık gözlere gerekmiyor perdeler dört yanımızı görecek yürek cesaretle gözlerini açar içli bir mektup yazmıştık ona okudu gözyaşlarıyla bundan sonra tepesine vura vura olgunlaştırmanın ne anlamı var? bizi yetiştirenler özünde saf insanlar; tabiatmış tek arkadaşları arsız yüzlerden uzakta şimdiyse çok oldu kafa karıştıran bir anlamda bu çağın kurbanıyız bir anlamda da bu çağ bize armağan ya da ,olmuşuz kabuğundan çıkamayan ... hata bizim ; acze düştüğümüz yetmemiş benliğimizin elinden tutmaya mantığı aracı koymayı unutmuşuz bir de olmuşuz keyifle ruhumuzu hırpalayan. Nuran KARACA 20:20 14.03.2016 Susmaz Siirler(KaracaKIZ) |
Merhaba,
Ne gelirse başımıza, hepsi bizim ferasetimizdendir!
Kimi mutluluğu bulur ve yaşar,kimi koşar ha koşar!
Teşekkür ederim saygılar.