Tanıtım Yazısı
Catherine Baker, anne ve anarşist!.. Çok sevdiği kızı Marie`yi okula yollamamış. Marie 14 yaşına gelince, okula yollamama gerekçelerini ona anlatmak için Zorunlu Eğitime Hayır`ı kaleme almış...
Kitabında esas olarak, okulun, devletin kendine köle yetiştirmek için organize ettiği bir kurum olduğunu, yetişkinlerin, bu köle eğitiminden başarıyla geçtikleri için bunun farkına varmadıklarını anlatıyor. Ona göre, "okul, çocuklara gardiyanlık yapan bir kurumdur, ana-babaları çalışırken onları gözteim altında tutar; toplumsal-iktisadi makinenin işlemesi için gerekli olan bilgileri onlara öğretir, itaati aşılar, eler ve rolleri dağıtır." Okulda, sezgi ve düşgücünün geliştirilmesi, aşkın ve düşüncenin yaratıcı bir nitelik kazanması için çok gerekli olan "aylaklık" yerine, üretimi artıran ve itaati sağlayan bir eğitimin uygulandığını söyleyerek bir "karşı-kültür" oluşturma çabasında olanları "zorunlu eğitime hayır!" demeye çağırıyor. Baker`e göre, "okul, çocuğun çocuk olabileceği, gençliği ve neşeyi tam anlamıyla yaşayabileceği bir ortam sunabilmeli ve asla onun önüne, ulaşılması gereken hedefler koymamalıdır."
"Sevgili `aydın`lar, her şeyi bir kenara bırakın, gidin bu kitabı edinin ve çocuğunuzu okula yollamayın. Eğer hal-i hazırda okuyorsa okuldan alın! Bu bir `emir`dir. bu zorla olan her şeye karşı olan birisinin verdiği bir emir, yani `zorlama`dır. Çünkü `zorla` olması hak yolu olan tek zorlama `zor`a karşı çıkmaktır. Çünkü tek şans bu. Çünkü sizin için geç kalındı. Sizin bütün yapacağınız ve bugüne kadar hep yaptığınız `yooook şöyle olmalı`, `bu niye böyle` ya da `bu böyle` türünden, doğru bile olsa hiçbir işe yaramayan `saptamalar` -geçin bunları bir kalem! Bari bırakın da çocuklarınız size benzemesin. Onlar da sizin gibi düzen içinde bir düzen karşıtı olmasın."
Metin Solmaz/Birikim
Kitabında esas olarak, okulun, devletin kendine köle yetiştirmek için organize ettiği bir kurum olduğunu, yetişkinlerin, bu köle eğitiminden başarıyla geçtikleri için bunun farkına varmadıklarını anlatıyor. Ona göre, "okul, çocuklara gardiyanlık yapan bir kurumdur, ana-babaları çalışırken onları gözteim altında tutar; toplumsal-iktisadi makinenin işlemesi için gerekli olan bilgileri onlara öğretir, itaati aşılar, eler ve rolleri dağıtır." Okulda, sezgi ve düşgücünün geliştirilmesi, aşkın ve düşüncenin yaratıcı bir nitelik kazanması için çok gerekli olan "aylaklık" yerine, üretimi artıran ve itaati sağlayan bir eğitimin uygulandığını söyleyerek bir "karşı-kültür" oluşturma çabasında olanları "zorunlu eğitime hayır!" demeye çağırıyor. Baker`e göre, "okul, çocuğun çocuk olabileceği, gençliği ve neşeyi tam anlamıyla yaşayabileceği bir ortam sunabilmeli ve asla onun önüne, ulaşılması gereken hedefler koymamalıdır."
"Sevgili `aydın`lar, her şeyi bir kenara bırakın, gidin bu kitabı edinin ve çocuğunuzu okula yollamayın. Eğer hal-i hazırda okuyorsa okuldan alın! Bu bir `emir`dir. bu zorla olan her şeye karşı olan birisinin verdiği bir emir, yani `zorlama`dır. Çünkü `zorla` olması hak yolu olan tek zorlama `zor`a karşı çıkmaktır. Çünkü tek şans bu. Çünkü sizin için geç kalındı. Sizin bütün yapacağınız ve bugüne kadar hep yaptığınız `yooook şöyle olmalı`, `bu niye böyle` ya da `bu böyle` türünden, doğru bile olsa hiçbir işe yaramayan `saptamalar` -geçin bunları bir kalem! Bari bırakın da çocuklarınız size benzemesin. Onlar da sizin gibi düzen içinde bir düzen karşıtı olmasın."
Metin Solmaz/Birikim
daha fazla
Yazar: Catherine Baker
Yayınevi: Ayrıntı Yayınları
ISBN: 9789755390024
Sayfa: 244s.
Boyut: 13x19,5 cm
Kapak:
Tarih: 2000
Kağıt Tipi: