Tanıtım Yazısı
Ahmet Kekeç'in "Yağmurun Ardından" adlı romanından uzun bir süre sonra, aynı sorunlar üzerine kaleme alınmış, ilginç bir metin; Rehin Kalan Düşler.
Şaşırtıcı bir şekilde yazar önsözünde "Önce yağmur damlalarında hissettim seni. Onun kadar berrak, direniş kadar masumdun belki de" diyerek başlamış yazar kitabın önsözüne...
Bu bir etkilenme mi, bilinmez... Belki sadece çağrışım yaptıran ilginç bir parelellik... Zaten aynı sorunları yaşayan bir kuşağın, birbirine benzer betimlemeler kullanmalarından doğal ne var ki?
Rehin Kalan Düşler, Ahmedi Alinceoğlu'nun Liberty Yayınevince okuyucuya sunulan romanı.
Ahmedi Aliceoğlu, sürekli ruhunda fırtınalar kopan, eleştiren, sorgulayan, paylaşan, mazlumlar için yaralı yüreğini ikiye bölen, ilkeli duruşunu bozmayan bir portre olarak karşımıza çıkıyor 23 bölümlük kitabı boyunca. Tek kanadı kırık serçe misali, sürekli bir şeylerin sızısını yüreğinin en mahrem yerinde taşıdığını hissettiriyor okuyucuya.
Yazarın kendisi olduğunu hissettiğimiz roman kahramanı, bazı sebeplerden dolayı umudu her ne kadar kırılmış olsa da kavgasını inatla sürdürmekte kararlıdır. Bir çok şeyin anlamını yitirdiği bir dünyada, anlamlı değerlere sarılıp onlarla yücelmeye çalışan yazar, kalpleri katılaşmış insanlara da aslında ince bir mesaj vermeye çalışmaktadır... Benzer çalkantıları yaşamamış bir ruh bu mesajları alabilir mi ? Orası bilinmez...
Yazar, kendi ifadesine göre, "okuyucuyu için, ellerindeki değerlerin kıymetini bilmelerinin gerekliliğini ortaya koymaya çalışıyor" Ve soruyor; "Sürekli didinen, acı çeken, sıkıntılarla kahrolan, onurlu bir yüreğin 'kendi derdini sevmesinden' başka ne gibi bir amacı olabilir ki."
'Rehin Kalan Düşler', kendi derdini seven bir insanın, insanlara onurlu bir duruşu haykırma çabası....
AŞK'A DAİR BİR SORGULAMA
Aşk ve Leyla'yı bulup, Leyla'dan geçme faslı da romanın yabana atılmaması gereken önemli bir ögesi. Çünkü kendisini yapayalnız hisseden yazarın ilginç bir mutluluk tanımı var:
"Mutluluk ne demek?
Yaşayamıyorum onu.
Yalnız başına mutluluk acıdan başka bir şey değildir...
Bütünün yarısıdır o... "
Ve tabi ki bütünün diğer yarısını arama çabaları anlatıyı daha da lirikleştiren bir tat katıyor romana..
"EBUZER'İN DİRENİŞİ"
Kitabın 17. bölümünde yer alan "Biz köylüler, aşk adamıyız, halk adamıyız, özgürlük bizim tek sermayemiz" cümlesi aslında 'Türk halkının çoğunun yüreğinde bir Ebuzer ruhu taşıdığını' dile getiren bir işaret olarak algılanabilir mi?
Kitap, Anadolu'dan gelen Müslüman bir gencin, İstanbul'da ayakta kalabilme çabaları sırasında kendi ruhunu nerede gördüğünün, cemiyet hayatına ve kendisiyle iletişim kuran insanlara hangi gözle baktığının fotoğrafı olarak da çok şey ifade ediyor.
(Tanıtım Yazısı'ndan)
daha fazla
Yazar: Ahmedi Aliceoğlu
Yayınevi: Liberty Publishing House
ISBN: 759045044
Sayfa: 160s.
Boyut:
Kapak:
Tarih: 1905
Kağıt Tipi: