Tanıtım Yazısı
Bilinmezin Derinliklerine İlerlemek.. Ben sabit yöntemlere inanmam. Yöntemleri sadece seni çok kaotik bir bilince itmek için kullanıyorum çünkü seninle, mevcut halinle yapılması gereken ilk şey, sahip olduğun tüm kalıbı bozmak. Sen kaskatı, değişmez bir hale gelmişsin, giderek daha sıvı, daha akışkan bir hale gelmen gerekiyor. Ve bir nehir gibi akışkan bir hale gelmediğin sürece ilahi olanı asla bilemezsin çünkü o bir şey, bir nesne değil, bir olay, olgudur. İlahi olanı arayamazsın, onun peşine düşmek mümkün değildir çünkü sen ancak zaten bildiğin bir şeyi arayabilirsin. Aramak arzu etmek demektir ve sen bilinmeyen bir şeyi arayamazsın. Hiç bilmediğin bir şeyi nasıl arayabilirsin? Arama dürtüsü ancak sen bir şeyin tadına baktıktan, bir anlığına bile olsa gördükten sonra ortaya çıkar. Yani ilahi olanı aramak mümkün değildir. Ama ben ilahi olanı aramak mümkün değil derken onun bulunabilir olmadığını söylemiyorum... Aranamaz ama bulunabilir. Onu ne kadar ararsan bulma ihtimalin de o kadar azalır. Ararsan hiçbir şekilde bulamazsın çünkü aramak, aramanın kendisi engel haline gelir. Bu yüzden senin için bilinmez olan bir şeyi arama; bunun yerine bildiğin bir şeyin derinliklerine git. Ve bilinenin derinliklerine gidecek olursan bilinmeyene giden kapılara rastlayacaksın çünkü bilinen aslında bilinmeyene açılan kapıdır. Bu yüzden derinlere git... -Osho-
daha fazla
Yayınevi: Ganj Kitap
ISBN: 3990000025368
Sayfa: 247s.
Boyut: 13,5x21
Kapak: Ciltsiz
Tarih: 1905
Kağıt Tipi: 2. Hamur