Tanıtım Yazısı
Ömrümüzün yaklaşık üçte biri; uykuda geçiyor. Bu süre, günlük aktivitelerden yorgun düşen bedenimizin dinlenmesi için ayrılan zamandır. Freud`a göre, kişinin bilinç altındaki düşüncelerinin, özlemlerinin ya da isteklerinin bir film şeridi gibi göz önünden geçtiği varsayılır. İşte bizler bu olguya "Rüya" adını veriyoruz.
Rüyalarda yaşananlar inanılmayacak kadar hızlı gelişir. Bir kaç saniyelik rüyada bile çok uzun sürdüğü sanılan garip, şaşırtıcı ve çok değişik olaylar birbirlerini izler. Bu nedenle, rüyada zaman kavramı oluşmaz. Ancak zaman kavramını, uyandıktan sonra beynin öğretileri ve alışkanlıkları doğrultusunda saptadığımız bir anlar toplamıdır sadece.
"Rüya Yorumu", mesaj taşıyan rüyalardaki sembolizmi çözme çalışmasına verilen addır. Yorumcular, "İnsan rüyayı ruh ile görür akıl ile anlar." demişlerdir. Rüyanın mahiyeti ve ne olduğu bilinmeden, rüyalar hakkında doğru bir yorum yapılamayacağı kesindir. Onun için İnsanın her önüne gelen kişiye rüyasını anlatarak ondan yorum, tabir istemesi doğru değildir. Hayata yönelik her işte nasıl ki bir beceri ve ehliyet, yani yeterlilik aranıyorsa, insanın hayal dünyasını düşünce alt yapısını, psikolojik ruh yapısını anlatacağı insanın da bazı özelliklere sahip olmasını istemeli; ancak bundan sonra rüyasını çekinmeden en İnce ayrıntısına kadar anlatmalı.
Aslında kendini bilen bir kişi, başka tabirciye (yorumcuya) ihtiyaç duymadan kendi rüyasını en İyi şekilde yorumlayabilir.
Rüyalarda yaşananlar inanılmayacak kadar hızlı gelişir. Bir kaç saniyelik rüyada bile çok uzun sürdüğü sanılan garip, şaşırtıcı ve çok değişik olaylar birbirlerini izler. Bu nedenle, rüyada zaman kavramı oluşmaz. Ancak zaman kavramını, uyandıktan sonra beynin öğretileri ve alışkanlıkları doğrultusunda saptadığımız bir anlar toplamıdır sadece.
"Rüya Yorumu", mesaj taşıyan rüyalardaki sembolizmi çözme çalışmasına verilen addır. Yorumcular, "İnsan rüyayı ruh ile görür akıl ile anlar." demişlerdir. Rüyanın mahiyeti ve ne olduğu bilinmeden, rüyalar hakkında doğru bir yorum yapılamayacağı kesindir. Onun için İnsanın her önüne gelen kişiye rüyasını anlatarak ondan yorum, tabir istemesi doğru değildir. Hayata yönelik her işte nasıl ki bir beceri ve ehliyet, yani yeterlilik aranıyorsa, insanın hayal dünyasını düşünce alt yapısını, psikolojik ruh yapısını anlatacağı insanın da bazı özelliklere sahip olmasını istemeli; ancak bundan sonra rüyasını çekinmeden en İnce ayrıntısına kadar anlatmalı.
Aslında kendini bilen bir kişi, başka tabirciye (yorumcuya) ihtiyaç duymadan kendi rüyasını en İyi şekilde yorumlayabilir.
daha fazla
Yazar: Reşan Yıldırım
Yayınevi: Crea Yayınları
ISBN: 9789944098557
Sayfa: 369s.
Boyut: 14x21 cm
Kapak:
Tarih: 2000
Kağıt Tipi: