Karanlıkta Kalan Mesajı Yeniden Keşfetmek
Bu eseri yazmaya iten temel motivasyon, İslam ümmetinin yaşadığı derin anlam krizi ve kaynaktan kopuş gerçeğidir. Son birkaç yüzyıldır, Batı'nın ilerlemesi karşısında kendi medeniyet değerlerini sorgulayan Müslümanlar, bu sorgulamayı nadiren dinin ana kaynağına, yani Kur'an-ı Kerim'e yöneltmişlerdir. Bunun yerine, genellikle tarihi, kültürel ve mezhepsel yorum katmanları içinde çözümler aramışlardır.
Bu durum, dinin asli, evrensel ve dinamik mesajının hurafeler, siyasi çıkarlar ve sosyal alışkanlıklar tarafından gölgelenmesine neden olmuştur. Bugün, dışarıdan veya içeriden bakan pek çok kişi için İslam; akıldan uzak, değişime kapalı, katı ritüellere sıkışmış veya şiddeti kutsayan bir inanç sistemi gibi algılanmaktadır. Oysa bu algı, Kur'an'ın berrak mesajıyla taban tabana zıttır.
Kur'an, Neden İhmal Edildi?
Kur'an'ın merkezden uzaklaşmasının en önemli nedenleri, kitabın ana bölümlerinde detaylıca incelenmiştir, ancak burada özetlemek gerekir:
Taklide Saplanma: Akıl ve sorgulama yerine, önceki nesillerin yorumlarını (mezhepleri ve fıkhi görüşleri) mutlak doğru kabul etme eğilimi. Bu, İctihad Kapısı'nı kapatmış ve düşünsel durgunluğa yol açmıştır.
Rivayet Külliyatının Aşırı Merkeziyetçiliği: Sünnetin ve Rivayetlerin Kur'an'ı açıklamaktan çok, zaman zaman Kur'an'ın evrensel ilkelerini sınırlandırıcı bir konuma yükseltilmesi.
Ruhban Sınıfının Oluşumu: Her Müslümanın Allah ile doğrudan iletişim kurma hakkına sahip olmasına rağmen, dinî bilginin yorumunu sadece bir âlimler veya şeyhler sınıfına bırakma eğilimi.
Bu Kitabın Amacı
"Kur'an'daki İslam" bu üç temel handikabı aşmayı hedefler. Bu eser, Kur'an'ı bir korku kitabı ya da tarihi bir metin olarak değil; adil, merhametli ve akılcı bir yaşam sistemini tesis etmeyi amaçlayan, her çağa hitap eden dinamik bir rehber olarak ele alır.
Kitap boyunca, Tevhidin varlık felsefesinden (ontoloji) bilgi teorisine (epistemoloji) yansımaları incelenirken; Adalet, İhsan ve Merhamet gibi temel ahlaki ilkeler üzerinden modern hayatın en kritik sorunlarına Kur'anî cevaplar aranacaktır:
Cihad'ın gerçek anlamı nedir?
Kur'an, kadın ve erkeğe nasıl bir eşitlik ve sorumluluk dengesi sunar?
Faiz yasağının temel ekonomik ve sosyal amacı nedir?
Din ve devlet (Sekülerizm ve Teokrasi) ilişkisi nasıl kurulmalıdır?
Bu yolculukta amacımız, inancımızı kültürel yüklerden arındırmak, İslam'ın fıtrata (doğal insan yapısına) uygun, sevgi, ümit ve aktif sorumluluk üzerine kurulu mesajını yeniden keşfetmektir.
Unutmayalım ki, Kur'an'ın mesajı; sadece inanmakla değil, anlamakla, akletmekle ve uygulamakla kemale erer.
Şimdi, Tevhidin felsefi derinliğine ve hayat veren ilkelerine doğru, Kur'an'ın aydınlık yolculuğuna çıkma zamanıdır.