Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
Kortan
Göğün nabzı gibi atan bir hikâyenin tam ortasında, her şey bir anda kesiliyor… Sanki kalemi tutan görünmez bir el, cümlenin tam kıyısında nefesini çekip duruyor. İşte o an, KORTAN’ın yarım kalmı...
10. Bölüm

Gerçekler Dünyası -ilk izler-

14 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum
Kortan’ın “Son cümlemi arıyorum” deyişi, odanın havasında bir titreşim yarattı.

Sanki kelime, dilinden çıkarken görünmez bir kapı daha aralamıştı.

Erena ile Zafir bir an donup kaldılar; çünkü Kortan’ın sesi, insan sesinin taşıyamayacağı bir yankı barındırıyordu.Bir sayfanın kendi kendine çevrilirken çıkardığı inilti gibi…


Erena, Kortan’ın göğsünde beliren alev harflerine dikkatle baktı.

Zafir ise korkuyla değil, ihtiyatla bir adım geri durdu.
O, her zaman dünyadaki “garip çatlakları” hisseden biriydi.Bu yüzden Kortan’ın insan olmadığını ilk fark eden oydu.

— “Cümle… senin kaderin mi?” diye fısıldadı Erena.

Kortan başını eğdi.Göğsündeki harfler bir an için dağılıp yeniden toplandı.

— “Beni tamamlayan şey o.
Onu bulursam… hem ben hem yazarım kurtulur.”

Zafir’in gözleri karardı.
Bu sözler, uzun süredir her gece duyduğu o karanlık rüyanın yankısına benziyordu.

Erena masanın üzerindeki dağınıklığa eğildi.Yazarın kaybolmadan önce bıraktığı son şeylere dokundu:
titrek bir not, yarısı yırtılmış bir sayfa ve siyah bir ip asılmıştı ucunda.

Zafir ipi aldı; ucunda kül olmuş bir harf parçası vardı. Ateş tarafından yenmiş bir kelime kırıntısı…
Mürekkep hâlâ sıcak.

— “Bu… bir kelime değil sanki,” dedi.
“Bir iz bırakmak ister gibi yakılmış.”

Kortan yaklaşınca, külden ince bir ışık yükseldi.
Ateş onun varlığını tanıyor gibiydi.
Kortan mırıldandı:

— “Bu, beni yazan elin son nefesi.Biri onu susturdu.”

Erena başını kaldırdı; korkuyla değil, merhametle.
Çünkü karşısında duran varlık bir yabancı değil, yarım kalmış bir kalbin yankısı gibiydi.

— “Peki şimdi ne yapacağız?”

Kortan kapıya döndü.Gecenin nefesi dışarıdan içeri sızıyordu; karanlık, bir şeyi saklamaya çalışıyordu.
Sokağın ucunda bir gölge hareket etti.
Yavaş, temkinli… takip eder gibi.

— “İzler beni çağırıyor,” dedi Kortan.
“Bir cümle kalbin son çarpıntısı gibidir. Nereye aktığını bulmalıyım.”

Zafir, Erena’ya baktı:

— “Onunla mı gideceğiz?”

Erena’nın cevabı yumuşak ama kararlıydı:

— “Beraber hareket edelim hepimiz aynı şeyi arıyoruz ."

Üçü birlikte kapıdan dışarı çıktılar.
Kaldırım taşlarının üzerinde mürekkep damlaları vardı.
Damlalar yaklaştıkça parlıyor, uzaklaştıkça soluyordu.

Her biri yazarın son cümlesinin kaçarken bıraktığı bir nefes gibiydi.
Kortan dizleri üzerine çöktü, parmağını ilk damlaya dokundu.

Bir görüntü gözlerinde patladı:

Bir maske.
Karanlık bir el.
Yazarın sessiz çığlığı.
Ve bir kelime: “Kapı…”

Kortan titredi.Erena hemen yanına çöktü, Zafir etrafı gözetlerken.

— “Ne gördün?”

Kortan gözlerini açtı; içlerinde ateşten bir iz kıvılcımlanıyordu.

— “Son cümlem… bir kapıyı işaret ediyor.
Ve o kapı… bu dünyada.”

Zafir ayağa kalktı, yüzü ciddileşti.
— “Ben kapıları bulmayı bilirim,” dedi.
“Görünmeyen geçitleri.
Sırların saklandığı yerleri.
Bu şehirde her gece açılıp kapanan şeyleri…”

Kortan’ın gözleri ona döndü.

— “Beni götür.”

O anda şehrin uzak bir köşesinden bir uğultu duyuldu.Rüzgâr bir sayfa çevirdi.Gökyüzünde belli belirsiz bir çatlak çizildi.

İlk iz, onları karanlık bir kapının eşiğine çağırıyordu.
Ve bu kapının ardında, Yazı Dünyası’ndaki bozulmanın ilk tohumları saklıydı.

Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL