Kırık Merdiven

O merdiven, artık yükselişi değil, tereddüdü simgeler. Her basamağı, yarım kalmış bir umut, ulaşılamamış bir kattır. Ahşabın çatlakları, zamanın rutubetle birleşen ağırlığıdır. Basmaya cesaret edemediğin o gıcırtılı nokta, bir zamanlar büyük bir kararlılıkla attığın bir adımın ihanetidir.

Kırık merdiven, artık sadece bir yapı elemanı değil, durmuş bir hayat metaforudur. Ne yukarı çıkılabilir ne de aşağı güvenle inilebilir. Sadece bir yerde, iki durum arasında asılı kalmıştır; çıkmaz sokağın dikey yansıması.

Üst kat, ulaşılmaz bir rüyadır şimdi. Belki orada aradığın huzur, kaybolan eşya ya da beklediğin cevap vardı. Ama o kırık basamak, araya giren o boşluk, sana, her yolculuğun tamamlanmak zorunda olmadığını, bazı hikayelerin kesintiye uğradığını fısıldar.

Ayaklarını yere bastığın alt basamak, güvenli bir geçmişi temsil eder. Ama yukarı bakmak zorundasın. Her bakışta, o kırık bölge sana, hayatın en büyük dersini sunar: Bazen ilerlemek için sadece bir adım değil, bütün bir güveni tamir etmek gerekir. Merdiven kırık olabilir; ama gölgesi, hala yukarıyı işaret eder.