Beşinci Mevsim

Renklerin bir tadı olsaydı, şüphesiz bugün hava indigo ve tuzlu bir lezzete sahipti. Düşüncelerim, birbiriyle konuşan ama birbirini hiç anlamayan göçmen kuş sürüleri gibiydi. Hep bir yere varmak istiyorlar, ama haritaları yok. Kapıyı çalan, kim olduğunu bilmediğim bir ihtimaldi. Açmadım. Çünkü biliyorum, bazı soruların cevabı, sorulmaktan daha ağırdır. Gerçek, sürekli yer değiştiren bir kumaş gibi; dokunmak istediğinde elinden kayıp, başka bir desene bürünüyor. Şu anki his, tanımlayamadığım bir kelimenin tam ortasında durmak gibi: Ne başlangıcı var ne de bitişi. Sadece o belirsiz anda asılı kalmak. Sanırım biz, sadece varlığını bildiğimiz, ama asla deneyimleyemediğimiz o "Beşinci Mevsim"in yolcularıyız. Her şey bir izlenim, her izlenim bir yanılsama, her yanılsama ise gerçekliğin ta kendisi.