İntikam alıp da sonunda pişman olmaktansa, affedip de pişman olmak daha iyidir. cafer b. muhammed
DİNİ SOHBETLER ( Kur'an Işığında) Hüseyin TURHAL
Bu kitap, Kur'an'ın Berrak Işığında, inancın özünü yeniden keşfetme davetidir. Yüzyıllardır süregelen Arap, Yahudi gelenekleri ve mitolojik rivayetlerle perdelenmiş olan gerçek dini, akıl ve sorgulam...
101. Bölüm

İlahi Adalet ve Merhametin Ölçüsü: Güç Yetirebilirlik İlkesi

5 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum


İslam inancının temel metni olan Kur'an-ı Kerim, insanı başıboş bırakılmamış bir varlık olarak tanımlarken, aynı zamanda ona taşıyamayacağı yüklerin yüklenmeyeceğini de garanti eder. Bakara Suresi'nin son ayetinde (286. ayet) geçen bu ifade, ilahi adaletin ve merhametin insan kapasitesiyle nasıl dengelendiğini ortaya koyan evrensel bir düsturdur.

1. Sorumluluğun Sınırı: "Teklif-i Mâ Lâ Yutâk"
İslam hukukunda (fıkıh) ve kelam ilminde bu ilke, "insanın gücünün yetmediği şeyle sorumlu tutulmaması" anlamına gelir. Allah, mutlak güç sahibi olmasına rağmen, kullarına karşı muamelesinde onların biyolojik, psikolojik ve zihinsel sınırlarını gözetir.

Fiziksel Sınırlar: Ayakta namaz kılamayan birinin oturarak kılmasına izin verilmesi veya sağlığı yerinde olmayanın oruçtan muaf tutulması, bu ayetin hayata yansıyan somut örnekleridir.
Zihinsel Sınırlar: İnsan ancak bildiği ve idrak edebildiği ölçüde sorumludur. Unutma veya yanılma durumlarında cezai bir müeyyidenin olmaması, ilahi rahmetin bir sonucudur.

2. Psikolojik Bir Rahatlama Kaynağı
Modern insanın en büyük sorunlarından biri, omuzlarında hissettiği "her şeyi başarma" veya "mükemmel olma" baskısıdır. Bakara 286, insana şu teselliyi verir: “Sen sadece elinden gelenin en iyisini yapmakla mükellefsin.” Bu yaklaşım, bireyi aşırı kaygıdan ve depresyondan korur. Kişi, sonuçların her zaman kendi kontrolünde olmadığını, ancak gösterdiği çabanın değerli olduğunu anladığında içsel bir huzura kavuşur. İlahi irade, insandan imkansızı değil, kapasitesi dahilindeki samimiyeti bekler.

3. Adalet ve İmtihan Dengesi
Hayat bir imtihan alanı olarak tanımlansa da, bu imtihanın "soruları" her bireyin özel durumuna göre hazırlanmıştır. Birine verilen imkanlar (zenginlik, sağlık, zeka) ile bir başkasının mahrumiyetleri aynı kefede tartılmaz.
"Allah kimseye gücünün yettiğinden fazlasını yüklemez" ilkesi, herkesin kendi şartları içerisinde değerlendirileceğini müjdeler. Bu da mutlak adaletin tecellisidir.

4. Sosyal Hayata Yansımaları
Bu ayet sadece bireysel bir rehber değil, aynı zamanda toplumsal ilişkiler ve yönetim için de bir modeldir. Yöneticiler tebaasına, işverenler çalışanlarına, ebeveynler çocuklarına sorumluluk yüklerken onların kapasitesini gözetmelidir. İnsana gücünün üzerinde yük yüklemek, ilahi ahlaka aykırı bir zulüm olarak kabul edilir.

Sonuç
Bakara 286. ayet, İslam’ın "kolaylaştırma" dinamiğinin kalbidir. İnsanı imkansızın peşinde helak olmaktan kurtarır ve dikkatini "yapabileceklerine" odaklar. Bu ilke, Allah ile kul arasındaki ilişkinin korku ve imkansızlık üzerine değil; adalet, merhamet ve gerçekçi bir sorumluluk bilinci üzerine kurulu olduğunu kanıtlar.

Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL