Gökkuþaðý selinden bir tufandý bu,
Dalgalarla güreþen martýlarýn çýðlýklarýndan bir siren,
Mahþerin uyandýrdýðý ruhlardan yükselen ahlarýn yankýsý,
Cehennem çukurlarýnda susmayan vah’larýn yankýsý…
Sessiz hýçkýrýklarýn sesini duydu gece,
Hüznün yükselen kametinde ezanlar sustu,
Gecenin zifiri karanlýðýnda baykuþlar pustu,
Bir geliþe gebeydi bekleyiþler,
Takatin savrulduðu yalpalayýþlarda umutlar sustu.
Ufka yapýþan bakýþlarýn enginlerinde yýldýzlar pustu.
Bir geliþe gebeydi Sahralar, Hanzadeler bile…
Çok uzak diyarlardan kanatlarýnýn sesi duyuldu Dilam,
Kokun þimdiden kapladý evrendeki her zerreyi,
Seslerin ritmi, ahengi deðiþti kalp çarpýntýlarýnda,
Ýçimden öyle geçiyor,
Kenanlara Mirzalara doðmuyor sanki güneþ,
En nazenin safiyetiyle Hanzadelere doðuyor sanki gün,
Ýçimden kalbimden öyle geçiyor.
Sahralarda yeþeren cennet çiçekleri,
Ýrem bahçelerinde ötüþen bülbüllere hasretti,
Ben dahi sana ve içten seviþine hasretken Dilam,
Yasemen kokusunda buðulanan düþlerden düþ de gel,
Ankalarla ötüþen 7 kat göklerde yankýlansýn gülüþün,
Furkanýn dehlizlerinde hüdhüdle ötüþ de gel,
Bilinmeyen en kadim çaðlarýn mahremine düþsün güneþin,
Karanlýðýn içinden varlýða, yokluðun esrarýna dönüþ de gel.
Ýçimden öyle geçiyor,
Bir Dila geçiyor.
Bir “DÝLA HANZADE” geçiyor.
Seni beklerken/1…11.09.2015