Asýl neden bir damla suyun buharlaþmasý mýydý?
Su da yakar insaný, zaman zaman olabildiði kadar
Çekici güneþin romatizma aðrýlarý býraktýðý yerin adý sahil
Suyun kemiðe dayandýðý yer
Yosundan bahçe, martýlar bembeyaz bir gelinlik hayali
Aðaçlarda kývrýlan iki harfin rüzgarý kestiremediði anlar da
Bir miktar karbon çilesi bunlar
Biz yaþamanýn acemileri
Öldürdüm, defalarca bir genç ümidi
Kilit vurdum kapýsýna; bir iki…
Hýrsýzlarýn çalacak bir þeyi olsaydý eðer
Tedirgin olabilirdi balkon fayanslarý
Uzaklardan bir acýklý sesin kötü günlerini geçirdiði duvar bu
Þu günler de geçer, ilk günler gibi, geçer
Zaman geçebildiði kadar, o umarsýzca beklediðimiz an geldiði gün
Mutluluðu karýþtýrabiliriz elbette
Dal kýrýlýr, biz de kýrýldýk, un ufak olamadýk ama iç içe
Hangi yüzyýldan bahsetsem elimde kalýyorsun
Bir çiçek nasýl solabiliyorsa
Acýnýn içine sevinç katýk edilir miydi yoksa?
Bilmem ki rüzgar nereden eser
Hani büyür de, büyür, adam olur rüyalar da
Kentler dönüþmeyi pek sevmez sonra
Ýçi insan sabrý dolu odalarýn yýkýlmasýný sevmez evler
Çocuklar sokaklarýn yok olmasýný
Kadýnlar çamaþýr iplerini
Adamlar ikinci el arabalarýný
Uzun uzun anlatmanýn da faydasý olmuyor
Ayný þarkýyý defalarca dinlemenin
Seviþmek savaþmak deðildir ama
Anlatamýyorsun
Mavi önlüklü bir kýz çocuðu dudaklarýyla seni öpüyor
Dudaðýnda salça, gözleri kahve siyahý
Sofra bezini sirkelerken birkaç kýrýntý ekmek
Gözyaþý tülbendine yazýlmýþ bu diyarýn yazgýsý
Bu aralar, yine tiyatroda ayný oyun oynuyor
O acayip isimli olimpik tanrýlý þey
Afiþine bakýp eteklerini uçuran rüzgara sövesim geliyor
Anlat onlara Alexandra
müptezel sýkýlýmlar sýradan
hayal kurunca ölüyor bu adam
uyuyunca öpüyor yanaðýndan baban