Müttefik Sancılar
Ben de bilirdim geçmiþe sünger çekmesini
Yaralarýn üzerini örtmeyi
Tam tersini yaptým ben
Yaralarýmý kazýdým
Geçmiþten gelen en hýzlý trene bindim
Geçmiþ acý vermiyorsa
Gelecek þiirler güzel olamaz diye bir kanýya vardým
Kahkahamla müttefik sancýlar biriktiriyorum
Düþlerim rüyalarýma karýþtý
Gündüzüm geceye
Karanlýk daha fazla
Ondan da fazlasý uykusuzluk ve somurtkanlýk
Somut bir þeyler arýyorum anlatmak için iç sýkýntýmý
Aðlamaktan baþka bir þey bulamýyorum
Ne çok ýslandý sokaklar
Kazýdým yaramý, pürüzü az, sancýsý bol yaþamak için
Derinine indim
Sakýncasý alýnmýþ tüm dokunmalarýn, acýttýkça
Acýktýkça acýya
Besledim, tenimi ürperten mucizeleri birkaç asra anlattým
Anlatacak bir þey kalmadýðýný anlýyoruz elbet
Çok konuþtuðumuzda
Susma ihtiyacý ile susama ihtiyacý bir
Camlardan sarkan tüller
Unutulmuþ masallardan kalma bu rüzgâr
Akþam olunca en sönük ýþýk
En sivil yalnýzlýðýma oyun oynuyor
Gölgeler büyüyor duvarda
Yalnýz deðilim zannediyorum
Oysa yalnýzlýk þah damarýmdan daha yakýn
Ben de bilirdim kalabalýk rolü yapýp sesli þarkýlar söylemeyi
Ama ben acýnýn hakkýný vermeyi seçtim
Kanatmayý, kanamayý
Ancak bu þekilde kanacaðýma inandým
Çünkü kandýrýlamazdým
Her gece rüyalarýma yalýnayak koþuyorum
Sana gelmek için
Seni ne kadar göremezsem uykuyu o kadar çok istiyorum
Gerçekleri olmayanlar hayallere sarýlýrlar
O yüzden içim dýþýmdan daha deðerli
Acýlarým yerli yerinde
Anlamlý
Biten her þeyde bir ifadesizlik
Yerini baþlayan heyecanlara býrakýyor
Oysa bir daha heyecanlanamayacak kadar yorgunum
Ýçimde ölü umutlarým var
Ýçimde canlý hiçbir þeye yer yok
Daralýyor içim
Her giden ardýnda þiddetli bir ayrýlýk býrakýyor
Tamirci deðilim ben
Kendimi tamir edemiyorum
Onarýlmak da istemiyorum
Þiddetli susmalarým var yaralarýma
Diþlerimi sýkýp, dudaklarýmý kanatmak var
Her bitiþ nasýl da kanatýyor bir yerlerimi
Ýfadesizim, yüzümdeki tebessümleri dinlenmeye aldým
Ýçimdeki ölü þeyler uyusun diye
Uyursa unuturum diye
Uyanýnca belki güzel rüyalar anlatýlýr diye
Yaþanýlanlarý yalnýzca bir rüyadan ibaret zannedeyim diye
Uyutuyorum tahta bir tabutta
Her þeyimi
Sessizliðimi dinliyorum
Öyle uzun kalp atýþlarým yok artýk
Uzun yaþamaklar da beklemiyorum
Kýsa gülümsemeleri biriktiriyorum gamzemin içinde yalnýz
Giderken en çok onu parçalamýþtýn
Aðzýmýn içinde kan tadý
Dudaklarým bu yüzden kýrmýzý
Tabutun içi soðuk
Dudaklarým yeniden iyileþmek için güneþli bir sabahý bekliyor
Hani þu dayanamadýðýn çiçekli günlerde
Koþup gelen adýmlarýný bekliyor gözlerim açýk
Burnum kokuna yakýn sana uzak
Nefesim iyileþmiyor
En çok boynum yaralý
Yirmi Dokuz Ekim Ýki Bin On Dört 17 00
Nevin Akbulut
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.