silkelerim karanlýðý uyanmaz güneþ uykusundan
ay ýþýðý düþmez avuçlarýma
uçurumlar dökülür gülüþüne
üþür hüznünde kýrlangýçlar
sokakta mor erguvan sýzýsý
çaresiz serçe kokusu siner nefesine
karanlýk yakar rüyalarýný aðlarsýn aðlar aðlar..
okulda zil sesi
yok yazýlýrsýn yoklama fiþine
ya sokak çocuðu
ya da çocuk gelin diye geçersin tutanaklara
çýðlýðýna asýlýr karnen
baharýn firar eder yaralý yüreðinden
bir acý eser ki rüzgar, jilet yutar gibi boðazýndan
içinde ölür rengarenk kelebekler
ay ýþýðýnda vurulur sesin
kör kuyulara düþer çýðlýðýn duymazlar duymazlar..
küçülür küçülür evren
haydi bayým
þimdi insanlýktan bahset bana sabahtan akþama kadar
daha ne kadar aðrýyabilirdi ki yüreðim
artýk bütün öykülerde dram fasýl fasýl..
bütün yaralarda býçak izi
beyaz papatyalarý kesin bileklerinden
kan aksýn ellerimden
örtün gözlerimi öleyim usul usul..
Nisan/2014/Antalya
Sýtký Özkaya