gözlerini oyuyoruz yalnýzlýðýn
yalnýzlýðýmla
ikimizin arasýna
boylu boyunca uzanýyor sonbahar
saçlarý saman sarýsý bir kýz uyuyor göðsünde
eylül sonrasý akþamlarýn
bak
iki dirhem bir çekirdek
aðdalý bir hüzünle seviþiyor gece
uzuyorda uzuyor sessizlik
kýsýr ayrýlýklarýn yabacý çocuklarý peydahlanýyor
yalancý þafaklarda
gölgesiyle körebe oynayan
sokak lambasýnýn
titrek telaþýndan konuþuyoruz en çok
bir kadeh acý kahve kaldýrýyoruz
acýyan yanlarýmýzýn þerefine
ben
yani biz
ben ve o
sýrt sýrta verip uðurladýðýmýz geçmiþimize
el sallýyoruz uzaktan
yarým yamalak býrakýlan bir þiirde
yatalak ediyoruz geleceði
katli münasip geliyor kelimelerin
her þarký sonrasý küfre yuvarlanýrken dilimiz
içimizden hiçliðimiz geçiyor sonra
içimiz bizden geçiyor
sonra vazgeçiyor zaman
saat biraz önce
aylardan bilmem ne
ve mevsim
ertesi ilk baharýn
yýl
ikibinonüç