koyu kýrmýzý kalabalýklarýn
rengini kaybetmiþ kadýnlarýydý onlar
gözlerine
siyah çökerdi güneþ vurdukça
saçlarýna tutunurdu yýldýzlar aydan habersiz
ilmek ilmek hüzün iþlemiþ bakýþlarý
kayýp sokaklarýn ardýnda kalýrdý
her akþam üstü
gülümsemek
marifetti
fesleðenler büyütürlerdi
kurak topraklý yüreklerde
kayýp coðrafyalarýn sýnýrlarýnda
dikenli tellere takýlýrdý yaþanmýþlýklarý
bu yüzden
kuru fesleðen kokardý elleri
günah karanlýklarýn
koynuna yýðýlýrdý düþleri
kederi yudum yudum içerlerdi aþk diye
kristal kadehlerden
yokluða müebbetten
sürgün yemiþ yüreklerinde
sevdiðinin her gün yeniden kurduðu dar aðacýnda
asarlardý umutlarýný
her gün yeniden gömerlerdi çocukluklarýný
kimsesizler mezarlýðýna
fesleðen kokulu kadýnlardý onlar
salkým saçak düþlerinde
beyaza boyarlardý geceyi
ve her gün yeniden ölüp
yeniden doðarlardý
yaðmura gebe gökyüzünün gözlerinde