hayat zaten bir oyun
kuralý böyle deðildi benim bildiðim
yürek burkuldu bir acý hissettim taa en derinden
erken bitirdim getirdim sonunu
oyun içinde oyun olur mu ?
saklanan bulunmaz nede çýkar yerinden
ben artýk oynamýyorum bu oyunu.
Biz mutluluðu çayýr mevsimi
yaðmur kokan topraða gömmüþüz
þimdi yalnýzlýk kokarken içimiz dýþýmýz
taþlar betonlar örülmüþ mutluluðun üstüne
sabahlarý taze çörek kokardý annemin teri
babamýn karþýlýk beklemeden tebessümleri
bide mütevazý soframýz
çay bardaðýnýn boþ tarafýný güneþ parýltýlarý doldururdu
þimdi,
denize küskün martý seslerinde arar olduk teselliyi
ne zaman kurak topraklar küsse
gökyüzü simsiyah keserdi
bizden önce o üzülürdü
yaðmur meleði hiç unutmazdý bizi
tane tane damlalar süzülürdü
boynu bükük yemyeþil baþaklarýn yüzünden
þimdi içimize akan pýnarlar bile bitti kurudu
sevginin bir adý da sadakat di
eðer bulunsa sevgilinin tek bir saç teli
bir ömür boyu saklanýrdý
bir ömür baðýþlanýrdý bir görüþe
güller açardý tek bir gülüþe
þimdi öylemi !
eve hýrsýz girmedi diye sýkýlanlar gibi
usananlar, bunalanlar ..
evimizin gölgesinde her sabah oturan ninem
daha merhaba bile demeden hikayeler anlatýrdý
Adem’den Havva’dan
sessizlik en güzel onun sesiyle bozulurdu
þimdi,
onunla birlikte gömüldü sessiz mutluluklar.
12.08.2013