***/***
üç beþ kýkýrdak bir kemik etmiyor kýrýldýðýnda
üç beþ nöbetlerinde tornistan düþlerle içilmiyor acý
çýplak oluþlarýnýysa hiç umursamýyorum
ne ön bir savaþ, ne ön bir yanýlgý
ne de bir öncesi o gerçek þiire
sýrtýný dönmüþlüðümün
teatral bir törpüyle
týrnak biçimlendirmekle geçiyor zaman
kopuk gitar tellerinde
detone yokluklarý var ediyoruz sanýyoruz
öðrencilerin kara önlükleriyse kapkara bir umut
dut aðaçlarýndan lâ minör gamýnda renkler düþüyor
oyun bitmiyor
çünkü gerçekle alâkalý cenaze evlerinde
drama derslerinden sýnýfta kalmýþýz
gözyaþlarýmýzýn gramý borsa tahtalarýnda
halka açýk birçok yalan sadece
ufakken ayýnýn burnundaki halkadan utanmýþtým
o paslý zincirle iki ayak üstünde aðlýyordu
etrafýmdaki tüm çocuklarsa gülüyordu fütursuzca
tefin o çýlgýn sesi hâlâ kulaklarýmda bugün
deðiþense þirkin ortasýndaki aslanlar
maymunlar ve rusça konuþan palyaçolarýn
da da diye baðýrtýlarý
insanlýksa kafesin dýþýnda kýrbaç seslerine biletli
geçense zaman sadece
ve argümanlarý bu hissizliðin
yaþamýn rengine, ýrkýna, mesafesine göre
çizilmiþ tüm sýnýrlarýmýz
huzuru yetiþtiremeyen yorgun ruhlarýmýza batmýþýz
ki bataklýðýn tarifini yapacak olsak
amazonlara kadar meydan okuyan
vatanseverlere dönüþebiliyoruz masa baþlarýnda
kurbaða ve prenses masallarýna sýzan politikalara
po etik aþýlar yapýyoruz defalarca
defalarca kýrýyoruz zincirlerimizi
yine de genetiði deðiþmiyor gerçeklerimizin
çýrpýnarak daha da derine batýyoruz
bir daldan
bir yapraktan
bir avuçtan meded umuyoruz da
bu senin kâbusun demekten baþka
ellerimizden birþey gelmiyor
yaðmuru bekliyoruz yýllarca
yaðmasýn üzerimize yaþamak diye
oysa ki secde ediyor sadece
duvarlardaki soðuk gölgelerimiz
, uyuyoruz...
.