güzgülleri olgunlaþmýþ, veda vakti meþatilere
mevsimlik korukcular toparlanýyor
ilk kez hasarsýz geçmiþ bir çilde
toroslarýn son karýdýr artýk bu soðuk, bu titreme
bu üþüme. yorgun bir köylünün elleriyle
kime çatsam babam gibi deðil. sesim güzel
ama þarký söylemem. kime küssem ah yine annem
aþký meze yapmak da isterim boþsa bir masa
ya da bir masanýn bacaklarýný okþamak
kimin fikriydi patlak bir lambayý kýsmak
kimdi onlar ? niye yoktular büyürken çocuklar
kezim bir adam gibi aptal deðilim, meþgul etmeyin
iþte yine onlar, hep ordalar ölürken çocuklar
üç gözaltým var biri rüyamdan uyarlama
sakallarým ters döner iki diþim takma
henüz kimseyi öldürmedim kendim dýþýnda
bir baþýbozuðum baþlamamýþ savaþlarda
adým; daðda ölürsem it, mevzide þehit
peþin aldýðýnýz dolarlarý harcayýn önce
baþým için. madalyalarý sevmem demiþtim
sakin ve terliydi bir þiirin cinayeti
uzun yol molalarýnda tedbirsizdim
hüzün kolzasý diyor bir bereþe buna
anladým elektrik tellerinde yer yok
ve resmi haramiler sokak aralarýnda
bir kanýt bekliyorum ilkokul aþklarýmdan
biraz yalnýzlýk katmazsam yavan oluyor
ah bir þiirde sýkýlmasýn kalabalýktan
biliyorum sesindeki dar sokaklarý
bir devrim sabahýnda uyanmayý bekliyorlar
ve önce sokaklarýndan baþlayacaksýn
bir kadýný öpmeye diyorum sessizce
dudaklarým birbirine dolanýyor
önce sokaklarýndan baþlýyorum, tanklar geçiyor
sokaklarýn kan, sokaklarýnda cesetler
ve sokaklarýna iade ederek bir þiiri
son kez öldürüyorum gözlerinde kendimi...
Irmak - Mayýs / 2013