kurulmuþum dað baþý yalnýzlýða
yakýyorum gözlerimin hicranýný
sýðamýyorum çocukluðumun kara bulanmýþ beþiðine
hayallerimi teslim alan ayaza vurulurken
suskunum gözlerimin bahtsýz mültecisine
ve vurgunum sana ey topraðýna sýrtýmý dayadýðým mezar
kabuk baðlayan umudumun parmaklarý gökyüzünden
kýrmýzý renge boyuyor karadaðýmýn kýzýllýðýný
üþümüþ bir hazan
penceremin dibinde
boðazýný düðümlüyor yalýn ayaklarýyla
þahit olsun bulutlar
kalabalýk sanrýlar geçiriyor elimdeki fotoðraflar
uykumun uykusuzluðu gözlerinde nemleniyor babamýn
kahreden dilimin yetim kalan yanýyla söz veriyorum
karlý bir havada soðuk düþüþler geçirirken umutlarým
duvaksýz mevsimler gibi
dar sokaklarda hýçkýracaðým
sarýldýkça babamýn türbesine
sanki sýr vermekten korkuyor saç tellerim
düþlerim çýplak kalýyor
suskunlaþan bedevi aþklarýn gecekondularýnda
birazdan babam uyanacak
birazdan fýrtýna kopacak içimde
ama yazmýyorum dedikçe
karalara bürünüyordu ayaklarým
gelecek kiplerini ödünç alýyorum gelecekten
gelecek diyorum babam kendi kendime
okþayacak dizlerimde uyuttuðum aðýtlarý
sýzlamayacak tenimde çiçeklenen býçak kesiði
sabret
tenimde büyüyerek gülümsüyor yarýnlar
ayaklarým topraða götürüyor yaslandýkça uðultulu gelecek
soðuk terler boþaltýyorum sýzlanarak
ruhuma düþen özlemleri uçurumlara mý iteceðim
baharlarý mý asacaðým gece karasý günahlarýma
eksilen yanlarýmda koþarken çocuk ruhum
nefesim kýstýrýlýyor dudak aralýðýmda
tarayamýyorum saçlarýmý uzaklara kurmuþken kol saatimi
içimdeki kuþlarý kovdum babamýn mezarýndan
sancýlý gagalarýný kestim topraðýn
babamýn gözlerine ateþ deðmesin diye
konuþtukça kelimelerim
dilimin ahrazlýðý yetim kalýyordu
bardaklar dolmuyordu eskisi kadar yaðmur yaðarken saç diplerine
sebepsiz kanamýyordu geçmiþimin týrtýllarý
anlamsýzlaþýyordu bulutlarýn bakýþlarý semada
toprak kökleriyle kazak örüyordu sevinin ruhuna
yanýyordu ellerimin kýzaran derisi
seslendikçe kabaran hüznümün masumiyetine
sus aðlama baba
elbet diner acýsý kehanetimin!