Yastýðýmdan ihanetin iner göçebe hasatýma
Kurutulmuþtur artýk zincirlenmiþ hayallerin
Yokluðun dilenir þafaksýz günün koynunda
Bir kez daha terketmen için
Bir kez daha dön isterim umarsýzca
Martýlar intiharýmý bekler kalbimi gömmek için
Bir gemi geçer mavi ýþýklarýyla
Güvertesinde satýlýk sarhoþluðun
Mendilci kýzýn esmer güzelliði gibi
Unutulmuþsundur artýk bedeninin cesetliðinde
Yýrtýcý hayatýmýn kesik gövdesinde
Çemkirir çocukluðumun uslanmaz yaramazlýðý
Rahminde býraktýðým gayya çiçekleri
Açar yalnýzlýðým dölledikçe
Kayýtdýþý kalýrým tüm vuslatsýz hengamelere
Aç ellerin üvey sömürgelerinde
Solarken baharýmýn mavi gülüþleri
Hasret sancýsýnýn bitimsiz dansýný
Ýzlerim ellerimin saðýr gözleriyle
Dinlerken kör nefeslerin çið tanelerini
Yetimliðe elveriþli topraklarda
Unutulur düþ gölgeleri
Sonra savurursun vurdumduymaz umutlarýný
Sen gecenin dördü gibi saðýrsýn aslýnda
Gecenin dördü gibi karanlýk...
Irmak - Aðustos / 2012