ruhumu verin bana
zehirli dillerden zor kurtulmuþ
ölüp ölüp dirilmekten mumyaya dönmüþ
bir fresk gibi cansýz gözlerle
uzaklara bakýyorum
yaldýzlý sözlerle boyalý insan duvarlarý
bir taþýnýz eksilse
tuzlu su çoðalýr denizlerde
gülmek eksilmez gülmekle
biz eksilmeyiz
dudak boyasý silinir gibi silinmeyiz
silinmez kara tahtada yazý
biz; halk
üretenler
üretkenler
duman deðiliz göðe yükseldikçe daðýlýveren
sigara olamayýz
aðýzlarda türkmüklere bulanýp
üfürülüp savrulan
biz siz ayrýmý varsa eðer
tanrýnýz biziz; biz halk
taçlandýran onurlandýran yaþatan
bir çam gibi dik ve yeþil
ruhumu verin bana
elleri çamur içinde
bir yontuyu oyuyor
ölmez renklere boyuyor resmi
karanlýðýn içinde
ekmekten daha belirgin
bir ýþýk saniyesi
çivilerini söküyor tek tek karanlýðýn
yakýyor eski tahtalarýný
çoðaltýyor ýþýk saniyelerini
yapýþtýrýyor her gördüðü yüze
o yüzler acýlarýn durgunlaþtýrdýðý çizgilerle
yarýn hesabý yaparken sendeliyor
ay da olsa sendeledikleri
bir ayrýmý yok
düþen kim
kara kirpikli gece mi
yýldýz uçlarý kýrpýk karanlýk mý
boylu boyunca yatýyor yurt parçasý toprakta
köpeklerin milleti olmaz ürüyor
müezzin ezan okuyor
kapý gýcýrtýlarý duyuluyor
kesik kesik öksürüklerle
belli oluyor sokakta ayak sesleri
soluyor
insan duvarlarý
bir elden ýþýmaz karalýk
Nazik Gülünay
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.