ufuktaydý gece
hem de
ardýndaki düþün baðýþlanmasýyla
hiç hesapsýz ve perdahça titreyen bir umutla
sarýlýyordu karanlýðýn gelin telleri
hücre gelgitlerine
ve
yüzünü dönüyordu yaþam
hiç kurcalanmamýþ ay gelgitlerinin tan yol ýþýklarýna
nedense
yalnýzlýða çekilmiþ nefeslerin
parmak izlerini bulamýyordu gece
çünkü bilmiyordu
irkilir kuþatýlmýþ suretler
kendi içlerinde
açýkçasý
konuþuyordu siyahýn ýþýksýzlýðý
gecenin akýbetine
rüzgarsýz yýldýzlarla
tutkusuz yargýlanýyordu bilinçsizlik
ardýndan
bocalayan çok sevinmiþ duygu karmaþalarý
dökülüyordu
karanlýk,
karanlýk
iþportaya
þimdi söyle ey kendim
kim nefessiz býrakýr ki
aklýna ayýn dalga boylarýný düþüren
bir kara sevdayý
....