1000 km

Biliyorsun
sevgilim var benim dedi.
Biliyorum dedim.
Yani, senin için sorun deðilse, benim içinde deðil…
Sevgilin için sorun olabilir dedim.
Beni görmek için 1000 kilometre geliyor. Ýnanabiliyor musun?
Yaþamsal ihtiyaçlarým için
evden çýkmayý iki kez düþünürken
bunun beni þaþýrtmasýný umuyordu.
Sonra 1000 kilometreyi düþündüm.
Ve büyük piramiti görmek adýna gidemiyceðim kanaatine vardým.
Caným yanýyor dedi.
Sevgilin için mi?
Hayýr oram dedi eliyle bacak arasýný tutarak.
Gittiðim medyum bana rahmimde sorun olduðunu söyledi.
Bir doktora göründün mü?
Hayýr…
Ve bunun için endiþeleniyorsun öyle mi?
Evet. Ben inanýrým böyle þeylere. Ölücem sanýrm.
Orada dur bakalým. Ölüm kompleksinde üzerime tanýmam.
Ölümden korkar mýsýn? diye sordu.
Ölmeden önce
bizi öldüren o kadar çok þey var ki.
Ölüm bir defalýktýr ama bunlar
yýllarca yavaþ yavaþ öldürür bizi.
Bir kere tadýna alýþmaya görsünler…
Belirsizlik canýmý sýkýyor sadece.
Ölünce rahatlýycam sanýyorum.
Saat kaç?
05:00 e geliyor.
Ne yapalým? dedi.
Bu saatte herkesin yapmak istediði þeyi. Seviþelim.
xxxxxxxx
Canýn acýyor mu?
Hayýr, sakýn durayým deme!
Ya medyumun söyledikleri?
Boþver onu!
Evet, daha hýzlý
evveeet...


Sosyal Medyada Paylaşın: