ESKİ TOPRAK
Yüzyýllardýr süregelen bir kuþak çatýþmasý
Hep ’ bizim zamanýmýzda ’ diye baþlayan
Sonu kýrýcý ve hüsranla biten
Galibi kim, maðlubu kim belli olmaz çoðu zaman
Sebep olunan bir yýðýn körpe düþünceler
Hapsolmuþtur soðuk duvarlar içine
Ardýn sýra peþinde gezdirilen devriyeler
Ne vukuatlar yaþanmýþtýr, insan ömründe kimbilir
Baþýna örülen rengarenk çoraplar
Seç beðen yaþam boyunca
Üstelik hepsi ’ senin iyiliðin içindir,
Bunu unutma ’ diyen, nasihatlar..
Acýmasýz bir tokat gibi gün düþünce geceye
Zaman hoyrat gibi akýp gider avuçlardan
Aþksa,, oda beklemiyor kapýnda
Ölümüne sevilen
Ama kavuþmasý mümkün olunmayan
Hep vurgun gibi gelir sonbahar
Sabahçý bir kýr kahvesinde
Yine kýzarmaya yüz tutmuþ yapraklar
Döne döne düþerken baþýndan aþaðýya
Hep ayný þarký duyulur gramofondan
Gözyaþlarý inci gibi yanaktan süzülür
Tamda sine üstüne
Hýçkýrarak aðlar geçer anýlarýnýn bir köþesinden
Bazen kör olur bakýþlar, topal kalýr adýmlar
Yitik düþer ömür
Tükenir bütün rüyalar
Sonra,, sonrasý bir varmýþ bir yokmuþ
Diye biten bir masal kalýr geride
Eski topraklardan dinlenilen
Sararmýþ siyah beyaz bir fotoðraf
Bakýþlarýn deðdiði her yerde, bir iz kii,
Naftalin kokulu, lale devrinden yadigâr....
DÝCLE AYYILDIZ
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.