Yüzünde fakir bir daðýnýklýk
bazen uzun uzun konuþuyor
bazen uzun uzun susuyordu kadýn…
çoktan kaybetmiþti
bütün iliþkisini zamanla
ayný yöne akan bir nehir deðil
geçmiþini, ânýný ve geleceðini içinde biriktirdiði
derin bir göldü
onun için artýk durmuþtu zaman
ve her þey deðiþmiþti
duran zamanýn içinde
geçmiþiyle ve ölüleriyle beraber
her gün biraz daha dibe, biraz daha derine inerek
uzaklaþmýþtý bugününden
akan bir nehirden
durgun bir göle ne vakit döndüðünü anlamayacak kadar
derinlerdeydi artýk
o’ olduðu yerde durmuþ
zaman yanýndan akýp geçmiþti…
Bildim ki;
sen duruyorsan ve zaman akýyorsa
ölüyordun...
Bütün keskin deðiþimler
bir duruþla gerçekleþiyordu...