Deniz çorak türküler mýrýldanýrken seher rüzgârlarýyla
Martý yüreðinde çöl zindanlarý k/aralanýyordu bin bir isyanla…
Oysa,
Martýlar ulaðýydý yalnýzlýklarýn
Denizler can kulaðý
Zamanýn tozlu raflarýnda sükûtu ezberlemiþ hayallerin
Ýmbat sesleriyle irkiliyorum…
Halatlarý çözülüyorken
Martýlarýn kirpiðine düðümlediðim kumdan gemilerimin
Karþý kýyýdan seyrediyorum ýlýk ürperiþlerini kum tanelerinin
Acýnýn tarifi dökülüyor gözlerime özleme dair
Ýki kanat y/arasý …
/Öyle ya,
“Ýstanbul’u dinlerken” Orhan Veli
Martýlarýn tuzlu gözyaþlarý yakýyordu ciðerlerini/
Kâðýttan gemiler yüzdürüyorum ardý sýra
Turuncu akþamüstlerine sürüp sarý hüzünlerimi
Ýþlevsiz dümenlerin rotasýnda renksiz zýlgýtlar çekiyorum
Olgunlaþmýþ aðrýlara çelimsiz bahaneler yüklüyorum
Eteklerine tutunup titrekliðimin…
Bütün uçurtmalara kuyruk yapýp özlemi
Vuslata uçuruyorum uhrevi yakarýþla
Ve bir gök diliyorum gözlerimin yivine
Üzüm karasý dileklerden arýnýrcasýna
Ritimsiz ezgilerin ant içiþini aðýrlýyorum yürek koyaklarýmda
Ve bulutlarýn ayak izlerini topluyorum yanaklarýmdan
Bir damla
Bir damla daha…
/Yalnýzlýða ýrkçý bakan yýldýzlarýn
Cüzzamlý nazarýnda
Hürriyetimi rehin býrakýyordum
Yakamozlara/
Kýyýlara çarpan yankýlarýmýn asabi dalgalarý
Zil zurna döküldükçe üstüme
Aðýtý deþiliyor martýlarýn irin irin…
Zýpkýna uðratmasýnlar diye
Bütün balýklarýn vebalini yükleniyorum sonra
Ensemdeki ölümün o sýcacýk nefesi
Katilime talip fýsýldýyorken…
Boðazýma týkanan harflerin kýsa metrajlý repliklerinde
Fýr dönüyor sükûnet masalsý hikâyeme…
Þakaklarýmda köpük köpük aðrýlar/ Gözlerimde gök -gülümsüyor sim/siyah