Bir þiirle baþlýyordu insan hayata
Anne bakýþlarý, baba tebessümü içinden.
Kadim bir aðacýn son tomurcuðu deðil miydi herkes bir zamanlar.
Nice mevsimler geçer dallar arasýndan,
Nice yapraklar savrulur dört yana da.
Aðaç bahçeyi bekler hep.
Sýrtýný sývazlayan ellerin sýcaklýðý teninde hâlâ
Dizlerine baþ koyduðu ulviyete hayran ve âþinâ…
Edep rahlesinde ilk ders:
-Nimete þükürsüz olma evlat,
Yaradanýn adýyla dönüyorken kainat!
Bir kaþýk ustasýnýn fersiz gözlerinde yazýyordu kanaat
Ýçlerine gün ýþýðý vurmadýðý zamanlarda bile.
Alçak bir taburede otururken dualar serpiliyordu alnýndan.
Yýllar sonra bin bir hâtýra arasýndan
Bu sahneyi anýmsýyordu çocuk.
Ak namazlýðý içinde ak bir sûrete kaydý bakýþlarý
Sâfiyetin ilk temsiliydi gönlünde o.
Sabah sevinçleri billurlaþýrdý sesinde,
Kerpiç odalar, duvarda Mushaf, cam önünde sedir...
Öksüz þimdi ne vakittir.
Yine de bekliyor bahçeyi aðaç
Ne ýtýrý kalmýþtýr ne kökünde neþve.
Salýncaðý boþ,
Gölgesi kimsesiz.
Yüreðinde özlemle
Dönüp gelse artýk çocuk…