Papatya gün batýþýna gülerken daüssýla,
Gülümseyerek sezgiler sýraya girer yüreklerde güllü fasýla...
Günbatýmýnýn morumsu renklere buladýðý gökyüzü
Yerini dolunaya terk eder geceye dönük munis yüzü
Gece boyunca yaným sýra arkadaþlýk ederken dolunay
Yekpare bir huzura limandýr Ulucami’de zaman.
Ve yüzüncü yýl armaðanýdýr cihan devletinden
Yüzlerce yýl yüzlerce nesil, yeþil Bursa’dan…
Güneþin hülyamsý sýcaklýðýna suyun hayatsallýðýný ekleyen,
Bahçesinde ebruli güzelliðe can katan çiçeklere su veren
Piri fani Haþmet Dede, mabedin haþmetinin kýblesinde gülümseyen
Mütevazý endamýyla asra yaklaþmýþ bereketli ömründen
Çehresiyle bir ayna yansýtýyor, saygýyla cilalanmýþ sevgi cennetinden…
Uhreviliðe açýlan kapý tokmaðýnda yýldýzsý izler Yýldýrým’dan.
Ayný þemsten izler taþýyor dünya coðrafyasýndan yüzlerce insan.
Kapýlarýnýn her bir nakýþýna sinmiþ ebediyet tazeliðiyle ulu mekân,
Gönül ferahlýðýna buyur ediyor gönlü yýkanmýþlarý her kapýdan…
Zaman bir devrandýr bu eþikte, sonsuzluða kanat çýrpan.
Ulu mabette ulu vakit,
Doluyor gönlümün sýrlarýna huzurdan nakit.
Kýrmýzý sükûtun lalliðine kývrýlmýþ sevginin ayyenisi
Ulu mekânýn ortasýna yakýn yerde fýsýldýyor sabrýn zirvesi:
“Men sabere zafer”(1) hattý þahanesinin ferahlatmýþ gölgesi
Ve özetlenmiþ asýrlarýn yarýnlarda ki efsanesi.
Sarýlarla süzülürken yüreðimde tebessüm çiçekleri
Buharlaþan su zerreciklerinde huzur fýsýltýlý, kýmýl kýmýl benekleri…
Þadýrvan havuzunda yakarýrken lafzai celal haþmetleri
Sonsuzluk muþtusuyla nakþediyor ab-ý hayatýn feri.
Ve meylediyor gönül iklimine kýrkikindili rahmet taneleri…
Beyazýn duayenliðinde kývrýlmýþ aþklarýn tüm albenisi
Yürek aydýnlýðýnýn hasadýnýn verimkâr iklimleri gibi
Her yeri kuþatýyor canlar canýnýn sütunlardaki simkar busesi
Mihrabýn eþiðinde yuvarlanan minik Ayþe’nin neþesi
Mihrimah sultansý bir cimcimeye dönüþüyor, yaramazlýk ilavesi..
Ulu mabette ulu vakit,
Daðlaþýyor gönlümün sahalarýnda huzurdan nakit.
Kýzýlýn katmerliðiyle kutsanmýþ þafak muþtularý burada
Zarif ve taptaze bir menekþe gibi bütün mevsimlerde
“Hu” nidasý kýlý kýrk yaran zerafetle kucaklaþmýþ mavera ötesinde.
Hatlarýn naif görüntüsünün kehribarlýðýna yüklenmiþ þiirsel týnýlar
Tevhid aydýnlýðý çiçeklenmiþ her bir ayetin her bir hecesinde.
Soylu beyazlarla kaynaþmýþ arlý siyahlar
Her bir harfin kývrýmýnda ölümsüzlüðün þavký parlar
Nokta nokta hüsnün dengesine kurulmuþ ayar
Her deðiþik besmelenin miminden þelaleler gibi nur akar
Ýlahi hendese hatlarda canlaþýp, canlara can katar…
“Ve ize hakemtüm beynennesi yahkümü bil adli” (2)
Bu köþe vicdanlarý aydýnlatýyor þuleler demetiyle, adaleti.
Beþikten mezara; gün yüzlülüðün ilk þartý ve ebediyet alameti;
Gül yüzlü þahsenemden mülkün temelini muhkemleyen söz azameti.
Ahenkli hayat için sonsuzlukta yankýlanýyor: Devlet, ebet ve müddeti…
Ulu mabette ulu vakit,
Daðýlýyor gönlümün surlarýna huzurdan nakit.
Zarif bir kürsü, aynalý “Ya, Hafizu!” nidasýnýn gölgesinde ferahlamýþ,
Hýfzedilen ayetlerin rahmeti kalp iklimini daim baharlatmýþ
Haki yeþil zeminde yaldýzlý mermerden kabartma iki cümle,
Mana aleminin sýrlarý yüzyýllarca buradan fýsýldanmýþ.
Vavlarýn edasýna kurulan azamet, ulviliðe kývrým kývrým halkalanmýþ.
Ulu Camii, muhteþem hakandan ulu dine ilelebet adanmýþ
Tekbir sesleri dualara karýþýyor burada gönül þöleninde buluþuyor
“Kalplerin doymasý ancak Allah’ý zikretme makamýnda oluyor.”
Beþ vakit beþ kandile hiç bitmeyecek nur akýþýnýn nakýþlarý
Yaldýz yaldýz mihrabý donatarak ayetlere sinmiþ akýþlarý
Meydanlarýn zaferinin vücut iklimine yansýmýþlýðýnýn üstünlüðü
Sonsuzluðun sahibinin ismiyle taçlanmýþ mabedin zirve süsü
Sevgi doyumsuzluðunun vakur albenisi vitraylarda rengarenk
Ömürlere ömür katan ferahlýðýn þifalarý kubbelere denk
Aþk kehkeþanlarý yaldýzlarýn pýrýltýlarýnda hayat ötesi hayat
Asil ruhlara ötelerden haber sýralanýyor sütunlar sanki sýrat
Þiirsel potansiyelliðin uhrevi meltemi yürekleri öpüyor
Doðan her an muþtularla menekþe narinliðinde tazelik sürüyor
Gün ve güneþ yoldaþ oluyor pencerelerden süzülen ýþýklarla yüzlerde
Unutulmayacak hazlarda bir fincan kahvenin kýrk yýl hatýralýðýnda…
Sait Edip Akdað Bursa, 13.07.2011
(1) “Sabýr, zaferdir.”
(2) ”Ýnsanlar arasýnda adaletle hükmet.”