Tut ki iki esrik genciz
Duvarlar devirerek bir sokaktan geçiyoruz
Kaldýrýmlarda düþ kokusu, aðýr
Parçalanarak atýlmýþ ayna kristalleri
Söz veriyoruz kadýnlara, çocuklardan söz ediyoruz
Paldýr küldür evler, balkonlar ardýmýzda
Tut ki iki esrik genciz,
Saçlarýný taramayý anýmsatýyoruz bir muhteþem kýza
Gam besliyor sarmaþýklarý
Gülleri, yalan
Ýhya onulmaz bir mevsimdeyiz,
Gidilecek kent arayýþlarýna benziyor zaman
Uçaklar, gemiler, trenler..
Düþün ki iki esrik genciz,
Gözlerini her yana daðlýyorsun, gözlerin ateþ mavi
Gökyüzüne çizdiðim resimler hakkýnda
Türküler söylüyorsun,
O ilk anýsý üþüdüðümün, parmaklarýmýn ilk uzamasý
Avuçlarýmda parçalanýrcasýna bir alkýþ..
Genciz, þurada iþte
Yavru kuþ aðzý kadar hevesli dudaklarýmýz..
Bir çýnar aðacýnýn gölgesi bükülse,
Dalýndan geçse yapraklar,
Ay çýldýrasýya bir o yana bir bu yana kaybolsada;
Genciz, sorular soruyoruz
Bir cevapla vurulduðumuz doðru
Doðrulup kalktýðýmýz da
Ölüm bir misina ucunda aðýr
Yalnýz ve erkenden çekilir yosunlar kayaya,
Bu saatlerde iþte tutulmaya benziyor uykumuz
Genciz, yapayalnýz, uluorta, dalga dalga..
Devin Karaca
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.