elimi uzatsam denizi tutar gün
fýsýltýlarýnda dip öyküler kanatsýz birer gömü
dalgalarýysa sýrtýma çarpan eski düþ
ðöðsümde mor rengi ölümler haziran uzatmasý
denizin aya yükselen yapraklarýnda
yýðýnca yalnýzlýk
yýðýnca el
topraktan kopanlarýn demir iskeleti
anlamsýz iplerin sabah gerilmesinde
elimi uzatsam denizi yalar gün
ki güneþin yüzü ðöðün gürültüsünde
yaðmur bulutu
sarý tohumlarýn benzinde gülen zaman
yangýn bir yaylýmýn dili
döner baðrýna ateþ deðen toz dumanlarýyla meydanda
saatleri öpen av sessizliðin salýntý merdivenlerinde ayaklar
uzayan þarkýsýna çocuklarý da mühürler
yaralanýr ayna herkeslerin aðzýnda
her çýðlýk ölüm kýrýntýsý yas
anlatma bana annemin karanlýk soluðunu
parmaklarý tutan tesbihi
günah zamanlarýna
umudu doyuran esintinin deliliðinde
rahatý kaçar kuþlarýn da
saadet bileniyor uyuyup uyanan
yanýk ezgilerde
anlatma beni bana baðlayan
aðaçsýz gölgeleri
esmer masalýn kabuðunda seçik parlayan kalabalýklar
ve hiçbir dalgýnlýða sýðmaz teknelerde zaman
duasýz kentin mýrýldanmalarýnda duvarlar
hýçkýran bir kadýnýn sisli ekmeðinde
aðaran adam
dahasý
mahzun resimlerde siyah ceket
anlatma bana
kýpýrdamýyor iklim
yeþil saksýda
ölüm