günleri karýþtýrýyorum
sessizliðe ses olan türkünün dilinde
ki bakýþlarýnda ne rüzgarlar dolanýr
titrer çýplak aðaçlar
kýyametin gözünden yürür su
yüzünde soluðum üþür
derinlerime uçurum yanýyla dayanan samimi bir ölümdür vakit
an’larýn hýzý tek baþýna yaþanan yalnýzlýk
günah yüklü gemileri iyi bilirim gölgelerde
yaþamýn kýyýsýna gidip geldikçe ürkek denizler
yabancý gülüþlere asarým kendimi
daðlarýn burnunda sivri sabahlar biraz daha güzel doðsa
hoþ bir ezgiye kulaðýmý vereceðim
güneþin sayýklamalarýndan geçecek hýçkýran düþler
ruhuma sökün eden akþamlar zonklarken baþýmda
cama yazýlan þiir selamlar yorgun hüznümü
adýmlarým her yeni günün sonunda boðuþur umutla
kayar incecik karanlýk buz tutmuþ anýlardan
her kopuþun ardýndan birbirine yakýnlýðý doðuran budur köklerin
soyunur saksýlardan yýlanlar
alnýmda leylaklar açar
ki
güzelliðimizi kime anlatsak koyu bir çirkinlik olur utangaçlýðýmýz
saklý aynalarýn içinde büyüsün sarý benizli sevdalar
ah herkes sussun içimin yangýnýnda
sizde çocuktunuz bir ateþin ortasýnda
bilmezdik gemilerin uzun ayrýlýklar götürdüðünü limanlara
çocuktuk çünkü
koþarken serçelerin peþinden
hangi tarih avutur bizi sýnandýðýmýz yollarda
þimdi bahar yuvarlandýkça her kýtlýða
topraðýn suyla telaþýný seyrediyorum
kelebek bile yeþilin teninde çýðlýk atarken
küçücük adýmlarýmda nasýl görmem aydýnlýðý
nasýl görmem iyi bir yüzü gözlerimin içinde
an’larýn hýzý tek baþýna yaþanan yalnýzlýk
ya kalbi delik uykularýma düþer
ya da esmer dalgýnlýðýma
girer yorgunluðuma
kýzdýðýnda saçlarýmý çeken bu þehir