Pencereyi kapat, ellerin açýk kalsýn,
soðuk giriyor bedenime lime lime ayaz
ama ellerin ne güzel, pamuða sarýlmýþ
yün yumaðý koyunlardan bu yana
ulaþan nemli bir kaval sesi gibi...
sýmsýcak…
gözlerin bir melek yolculuðu
yokluðun berzahlarýn þeytan teni.
korku filminden kesit...
bir ellerini duyuyorum hazzýma
yakýncacýk, sarmalanmýþ battaniyenin
üzerinde dolaþan hisli nefesinden,
bir de uykulara sevdalanmýþ ruhumdan
kesik gelen tatminkâr memnuniyet!
özlem dediðin
duraksýz bir sancýymýþ meðer.
ölümün tasvirsiz taklidi...
ansýzýn açýlan korkumun atlasýnda
komadan alýyorsun vira yelken susuþlarýmý
ellerinin oltasýyla
terimdeki tuz gibi büyüyor
rüyamý mýncýklayan karabasan.
korkmuyorum korkudan.
Anneciðim, uyanýyorum iþte bak
kalbinin topraða bandýrdýðýn ayalarýyla
yüzüme þekil vermelerin üretken
bir bostaný toplar gibi bozulmadan,
can evinden anlarmýþçasýna mutluluðun
az görülen geniþ ahþaplý penceresinde
sevmelerin Eylül kokuyor bugün.
bedenin rahmet tohumu.
Nevzat KONÞER
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.